HİKAYE HAKKINDA
The Zookeeper’s Wife’ta, II. Dünya Savaşı sırasında yüzlerce insana yardım eli uzatan kahraman bir eş ve annenin gerçek hayat hikayesi konu alınıyor. Iki kez Oscar ödülüne aday gösterilen Jessica Chastain ise, Antonina Zabinska karakterine hayat veriyor.
Niki Caro’nun yönettiği, Angela Workman senaryosunu üstlendiği film, Diane Ackerman’ın, Antonina’nin günlüklerine dayanan aynı isimli kitabından uyarlanmıştır.
1939 yılında Polonya’da, Antonina Zabinski ve kocası Dr. Jan Zabinski Varşova Hayvanat Bahçesini birlikte yönetiyorlardı. Jan bahçeden, Antonina ise bakımdan sorumluydu. Hayvanat bahçesinin görkemli kapıları her gün ziyaretçiler için açılıyordu. “Umut Bahçesi – The Zookeeper’s Wife” yazısını okumaya devam et
Damian Lewis
Hain – Our Kind of Traitor
HAİN
Bir çift, Rus oligarkının hain planlarına dahil olur. Kısa sürede kendilerini Rus mafyasının ve İngiliz gizli ajanlarının arasında bulacaktır. İki tarafa da güvenmek mümkün değildir. “Hain – Our Kind of Traitor” yazısını okumaya devam et
Çöl Kraliçesi – Queen of the Desert
QUEEN OF THE DESERT
Sinopsis: İngiliz macerasever ve gezgin Gertrude Bell’in (Kidman) gerçek hikayelerinden oluşan “Queen of the Desert” onun aşklarını ve yolculuklarını konu alıyor. Meraklı ve maceracı bir kadın olan Gertrude İngiltere’nin dışındaki hayatı görmek ister ve elçilikte görevli olarak Tahran’a gider ve burada elçilik sekreteri Henry Cadogan’a (Franco) aşık olur. Bu aşk yanlış anlaşılmış kişilerle birlikte hayat boyu sürecek bir maceranın başlangıcı olur. Bu macerada yolu T.E. Lawrence (Pattinson) ve Osmanlı İmparatorluğunda görevli general Charles Doughty-Wylie (Lewis) ile kesişir. “Çöl Kraliçesi – Queen of the Desert” yazısını okumaya devam et
Babam İçin – Will
WILL – BABAM İÇİN
ÖZET: 11 yaşındaki Will Brennan, ünlü İngiliz Kulübü Liverpool’un büyük hayranıdır. Will’in futbol bilgisi ve aşkı, okuldaki arkadaşlarının hepsinden fazladır.
Annesini birkaç yıl önce kaybeden Will’in hayatı, bir süredir kayıp olan, sorunlu babası Gareth’in bir anda ortaya çıkmasıyla değişir. Üstelik babasının elinde, İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda oynanacak Liverpool –A.C. Milan,
Şampiyonlar Ligi Final maçına iki bilet vardır!
Tekrar düş kırıklığına uğramak istemeyen Will, önceleri babasına tedbirli yaklaşır fakat Gareth bir daha gitmemek üzere geldiğini söyleyerek oğlunun güvenini tazeler. Hayat onlar için yeniden başlamıştır. Ancak ikili Türkiye yolculuğuna
çıkmadan önce Will’in babası aniden ölür ve Will yatılı okulda kalır. Maç biletleri ise müdirenin odasındaki kasada kilitli kalmıştır. Bu yolculuğu yapmaya karar veren Will, babasının anısı yaşatmak ve çok sevdiği Liverpool FC’nin yanında olmak için biletleri kasadan alarak kendi başına yola koyulur.
Will yolculuk sırasında, kendi ülkesindeki iç savaş sırasında yaşadığı trajik bir olay sonucu futbol oynamayı bırakan Alek adındaki Bosna’lı eski bir futbolcuyla tanışır. Umutsuz ve kendi sorunlarıyla yüzleşemeyen bir insan olan Alek, onlarca iş değiştirmiş, bugünlerde Paris’ten aldığı bir ticari kamyonu kullanmaktadır. Başlarda duyduğu isteksizliğe rağmen Alek, sonunda Will’in kahramanca yolculuğundan etkilenir ve kendini Will’in İstanbul hayaline kavuşturmaya yardım ederken bulur. “Babam İçin – Will” yazısını okumaya devam et