Şans Tanrıçası – La Dea Fortuna

Bir FERZAN ÖZPETEK Filmi

“ŞANS TANRIÇASI”

“Benden izler taşıyor… Hayatımın iki çocukla nasıl olacağını hayal ettim.”
Ferzan Özpetek, senaryosunu abisinin ölümünün ardından yazdığını ve kendi hayatından izler taşıdığını belirttiği filminde; zamanla değişen uzun soluklu ilişkileri konu aldığını söylüyor.
Usta yönetmen, İtalya’da yapılan basın toplantısında; “abim o dönem hastaydı. Kısa bir süre önce onu kaybettik. Yengem bana telefonda, ‘bana da bir şey olursa, bizim çocuklarla sen ilgilenir misin?’ diye sordu. ‘İtalya’ya gelirler sizinle beraber yaşarlar’ demesiyle her şey başladı. Nasıl davranırız, nasıl büyütürüz iki çocuğu diye hikayeyi kurguladım” dedi.
İsmini Roma’ya yakın bir kasabada bulunan Palestrina Tapınağı’ndan alan “Şans Tanrıçası”, gözyaşı ve kahkahanın birbirine karıştığı, seyirciyi kalbinden vuran bir Ferzan Özpetek filmi…

“Şans Tanrıçası – La Dea Fortuna” yazısını okumaya devam et

Napoli’nin Sırrı – Napoli Velata

Bir FERZAN ÖZPETEK Filmi

“NAPOLİ’NİN SIRRI” BİR ŞEHİR, BİR KADIN VE ÇÖZÜLMEYİ BEKLEYEN SIRLAR

Hipnoz edici bir atmosfer, melodram ve gerilim arasında gidip gelen bir hikaye…

Usta yönetmen Ferzan Özpetek’in kaleminden çıkan sözler ve hikayeler izleyiciyi bu kez hipnoz edici bir atmosfere; sırlarını kimseye açmayan, büyük bir kültürün yankılarını hala duyabileceğiniz sade ve aristokrat sarayların Napoli’sine davet ediyor.

İtalya’da gişe rekorları kıran ve gösterildiği her ülkede eleştirmenlerin bir başyapıt olarak değerlendirdiği son filmi Napoli’nin Sırrı’nın Türkiye gösterim hakları BKM’ye ait. “Napoli’nin Sırrı – Napoli Velata” yazısını okumaya devam et

İstanbul Kırmızısı

İstanbul Kırmızısı
İSTANBUL’UN RENGİ,
İSTANBUL’UN FİLMİ
FERZAN ÖZPETEK ŞEHRİNE
“İSTANBUL KIRMIZISI” İLE DÖNÜYOR
Yapımını BKM’nin yaptığı; dünyaca ünlü yönetmen Ferzan Özpetek’in aynı isimli romanından uyarladığı İstanbul Kırmızısı 3 Mart’ta izleyicisiyle buluşuyor.
Sinefillerin merakla beklediği İstanbul Kırmızısı Halit Ergenç, Tuba Büyüküstün Nejat İşler ve Mehmet Günsür’den oluşan güçlü oyuncu kadrosuyla da dikkat çekiyor.
“HİÇBİR ŞEY AŞKTAN DAHA ÖNEMLİ DEĞİLDİR.”
Dünyaca ünlü yönetmen Ferzan Özpetek’in otobiyografik kısımları ağır basan filmi İstanbul Kırmızısı’nında bir geri dönüş, yüzleşme ve aşk hikayesi bu Cuma seyircisiyle buluşacak. “İstanbul Kırmızısı” yazısını okumaya devam et

Kemerlerinizi Bağlayın – Allacciate Le Cinture

FERZAN ÖZPETEK’İN YENİ FİLMİ “KEMERLERİNİZİ BAĞLAYIN”
14 MART 2014, CUMA GÜNÜ VİZYONA GİRİYOR

 “Büyük Aşklar Asla Bitmez”

Başrollerini Kasia Smutniak ve Francesco Arca’nın paylaştığı, Ferzan Özpetek’in yeni filmi “Kemerlerinizi Bağlayın” 14 Mart 2014 Cuma günü ülkemizde vizyona giriyor.

Apulia Film Commission Desteğiyle, Rai Cinema İşbirliğiyle Bir R & C Produzioni ve Faros Film Yapımı olan KEMERLERİNİZİ BAĞLAYIN da 13 yıllık evlilik ve etrafında gelişen olayları konu ediyor.

Kahramanlarının kapıldığı duygusal ’Türbülans’ ve ondan kurtulma çabalarını ele alan filmin senaryosu da Ferzan Özpetek’e ait. Gerçek bir hikayeden esinlenilen filmin çekimleri İtalya’nın güneyindeki Lecce şehrinde gerçekleştirildi. “Kemerlerinizi Bağlayın – Allacciate Le Cinture” yazısını okumaya devam et

Şahane Misafir – Magnifico Presenze – Magnificent Appearance

Şahane Misafir
(Magnificent Appearance)

28 yaşındaki Pietro, Roma’ya yeni gelmiştir ve burada aktör olmaya çalışırken geceleri de pastane şefi olarak çalışmaktadır. Biraz utangaç, genelde yalnız ve sosyalleşmek için çok da fırsat bulamayan bir tiptir. Kuzeni Maria’nın evinde misafir olarak kalmaktadır ve kuzeniyle birbirlerini sevdikleri kadar nefret de etmektedirler. Sonunda tek başına yaşayabileceği bir ev bulur. Kötü durumda ama güzel, büyük ve antic eşyalarla döşeli bir evdir. İyi bir anlaşmayla düşük kiraya tutmuştur fakat Pietro elindeki birikmiş paranın çoğunu depozito olarak yatırmak durumundadır. Kuzeni Maria kendisine “Tek başına yaşayabileceğine emin misin?” diye sorar. Pietro ise sonunda kendine ait bir hayatı olacağı için ağzı kulaklarında dolaşmaktadır.

Pietro bir sure sonra evin hiç de göründüğü gibi olmadığını farkeder. Evdeki eşyaların hareket ettiğini, garip sesleri ve durduk yerde beliren nesneleri farkeder. Çok geçmeden anlar ki bu evde tek başına yaşamamaktadır. Oturduğu ev, onun yalnız yaşamasına izin vermeyen beklenmedik misafirlerce ele geçirilmiştir. Yedi buçuk kişiden oluşan bir gup (aralarından biri çocuk) burayı bırakamayan ve anlaşması bir o kadar zor olan bu hayaletler. Bazıları davetsiz, bazıları öfkeli, bazıları işgüzarlar. Pietro’nun ilk tepkisi onları inatçı bir şekilde göndermeye çalışmak oluyor ve bunun için elinden geleni ardına koymuyor. “Şahane Misafir – Magnifico Presenze – Magnificent Appearance” yazısını okumaya devam et