Mumya – The Mummy

UNIVERSAL PICTURES Sunar
PERFECT WORLD PICTURES İşbirliğiyleBir SECRET HIDEOUT / CONSPIRACY FACTORY /
SEAN DANIEL COMPANY Yapımı

Tom Cruise, medeniyetin doğuşundan beri dünyadaki tüm kültürlerin ilgisini çeken efsanenin yepyeni, göz alıcı sinema versiyonu olan Mumya filminde başrolde yer alıyor.
Acımasız bir çölün derinliklerindeki bir lahitte güvenli bir şekilde gömülü olduğu düşünülen, hayatı haksız bir şekilde elinden alınmış olan antik prenses (Sofia Boutella, Kingsman: The Secret Service ve Star Trek Beyond), günümüze uyanır ve yüzyıldır büyüyen kötülüklerini ve insan algısına meydan okuyan dehşetini de yanında getirir.
Ortadoğu’nun kumluklarından günümüz Londrasının altında gizlenmiş labirentlere uzanan Mumya, yeni bir tanrılar ve canavarlar dünyasını aralayan yaratıcı, yeni filmde şaşırtıcı bir şiddet ile dengeli bir hayret ve heyecan sunuyor. “Mumya – The Mummy” yazısını okumaya devam et

Dokuzuncu Hayat – The 9th Life of Louis Drax

The 9th Life of Louis Drax – Dokuzuncu Hayat

9. Yaşam
9 yaşındaki Louis Drax yaşadığı sekiz ölüm tehlikesinden canlı kurtulmayı başardı. Dokuzuncudan da canlı çıkabilecek mi?
Louis Drax kaza yapmaya çok meyillidir. Sadece küçük kazalar değil. Büyük, korkunç ve ölüm tehlikesi yüksek kazalar. Aslına bakılırsa yaşadığı sekiz yılda sekiz büyük ölüm tehlikesi atlatmıştır. Ezilmiş, zehirlenmiş, elektrik akımına kapılmış, donmuş, kırılmış ve boğulmuştur. Ancak gizemli bir nedenle hepsinden canlı çıkmayı başarır. Ne ailesi ne de psikiyatristi, Louis’nin gizemini gün yüzüne çıkaramaz.
Louis yaşadığı en büyük kazayı, dokuzuncu doğum günü sırasında annesi Natalie ve babası Peter ile beraber iken tecrübe eder. Bir uçurumdan, buz gibi soğuk suyun içine düşen Louis, hastaneye ulaşamadan ölür. Bu onun son kazası gibi görünmektedir. “Dokuzuncu Hayat – The 9th Life of Louis Drax” yazısını okumaya devam et

Bir Nefes – Ein Atem – One Breath

BİR NEFES

BİR NEFES, anne sevgisi, affetme, fedakarlık ve bireysellik gibi birbiriyle çatışan kavramları merkezine alan hem gerçekçi hem de duygusal bir yapım.

İlk gösterimini 40. Uluslararası Toronto Film Festivali’nde yapan film, dünyada yaşanan ekonomik kriz nedeniyle değişen sosyal dengeleri ve etkilenen hayatları, kadın kahramanlar üzerinden anlatıyor. Alman yönetmen Christian Zübert’in iki farklı bakış açısıyla anlattığı hikaye, gerilimi ve heyecanıyla son ana kadar nefesinizi tutarak izliyorsunuz.

Elena, Yunanistan’da iş bulamadığı için erkek arkadaşının karşı çıkmasına rağmen Almanya’ya taşınan genç ve eğitimli bir kadındır. “Bir Nefes – Ein Atem – One Breath” yazısını okumaya devam et

Vampir Cehennemi: İstila – The Stakelander

VAMPİR CEHENNEMİ: İSTİLA / THE STAKELANDER

ÖZET: Bir salgın sonrası dünyayı zombi vampirler ele geçirseydi ne yapardınız? “28 Gün Sonra”, “Ben Efsaneyim” gibi post-apokaliptik filmlerin izinden giden aksiyon-gerilim türündeki film, medeniyetin çöktüğü ve insanların tek gayesinin hayatta kalmak olduğu bir dünyada geçiyor. Yeni Cennet adlı kurtarılmış bölgedeki evi ve ailesi vampirler tarafından yok edilen Martin, tek başına intikam peşine düşer. “Vampir Cehennemi: İstila – The Stakelander” yazısını okumaya devam et

Çünkü Onu Çok Sevdim

Çünkü Onu Çok Sevdim

Emre, içine kapanık ama sosyal yaşayan, çevresince çok sevilen bir gençtir. Kendini Karakalem çizimlere adamış ve en büyük hayali İtalya’da Resim eğitimi alıp kendini geliştirmektir.
Bir gün Arkadaş grubuyla gönüllü olarak katıldıkları bir motivasyon etkinliğinde Sema ile karşılaşır.
Sema ile tanışması Emre ‘nin hayatında önemli değişikliklere neden olur, içinde gizli kalmış duyguları gün yüzüne çıkarken artık Sema hayatında önemli bir yere sahiptir ve hayatın anlamını, neşesini ifade etmektedir.
Bir yandan kendisiyle ve hayatla olan mücadelesine devam eden Emre, kurduğu gelecek planlarını sil baştan yaparken, çok değer verdiği ve sevdiği Sema içinde mücadele etmeye başlayacaktır. “Çünkü Onu Çok Sevdim” yazısını okumaya devam et