Kim Takar – N’importe Qui – What the Fuck

N’importe Qui – What The Fuck – Kim Takar!

10 yılı aşkın süredir devam eden Rémi Gaillard ve eşek şakaları, tüm dünyada üne kavuşmuştur. Kim takar diyerek çıkılan bu yolda skeçler, gizli kameralar ve türlü numaralarla Rémi ve takımı, 1,4 milyar tıklanmayla artık bir yıldızdır. Ancak gerçekte durum biraz daha farklıdır. 38 yaşında, küçük bir apartman dairesinde yaşayan Rémi’nin tüm arkadaşları evlenmiş ve iş sahibidir. Rémi, gün geçtikçe kendini sorgulamaya başlar ve bir gün her şeyden vazgeçer. 6 aylık hamile olan kız arkadaşıyla evlenir, kayınpederi ona iş bulur ve kentin dışında bir eve taşınır. Fakat işler 16 yaşındaki bir çocuğun onu taklit ederken geçirdiği trajik kaza ile değişecektir. Hasta yatağındaki en büyük hayranına verdiği sözle Rémi, kim olursa ve ne olursa olsun, eskisinden de daha güçlü bağıracaktır: “Kim Takar!”. Rémi Gaillard’ın rekorlar kıran skeçleri ve kendi hikâyesinin anlatıldığı “Kim Takar!”, 12 Eylül’de Sinemalarda… “Kim Takar – N’importe Qui – What the Fuck” yazısını okumaya devam et

Stajyer Mafya

Stajyer Mafya

Birol ve Ayhan saf, temiz ve bir o kadar da beceriksiz iki çocukluk arkadaşıdır.
Kahramanlarımız; Birol’un yıllardır sevdiği ama işsiz güçsüz olduğu için onu terk etmiş olan Gamze’nin düğününden çıkışta bir tesadüf sonucu İstanbul’un en büyük mafyasının adamları sanılmış, istemeden bu dünyaya adım atmak zorunda kalmışlardır.
Sloganları « Hayat bir oyunsa bizde jeton çok» olan gençler, bir yandan hayatta kalmaya, bir yandan da bu dünyaya ait kuralları öğrenmeye çalışırken komik maceralar yaşarlar. “Stajyer Mafya” yazısını okumaya devam et

d@bbe: Zehr-i Cin

d@bbe: Zehr-i Cin

Filmin Konusu: Kocası Ömer’le mutlu bir hayat sürmekte olan Dilek, için sakin ve sıradan geçen aydınlık günler, cehennem fırtınalarının gölgelerine gizlenmiş adı anılmaz cinnilerin ani bir saldırısıyla kararır. Herşey; Dilek’in bir rüyasıyla başlar. Bu rüyada Belirsiz suretler; şeytana dair bir takım sırları Dilek’in kulağına fısıldadıktan sonra ona musallat olmuşlardır. Kocası Ömer, rüyayı Dilek’in birkaç gün önce yaşadığı bir hırsızlık olayının psikolojik yansıması olarak görse de, Dilek kendisine git gide yaklaşan ve habis fısıltılarla onu bilinmez bir aleme doğru sürükleyerek sır fısıldayan bu cinnileri artık hissetmeye başlamıştır. Korku şiddete dönüşmeye ve Dilek bedeninin kontrolünü kaybetmeye başlayınca, Cinler alemiyle ilgili ilim sahibi bir kişi olan Bitlisli Belkıs Hoca’dan yardım almaya başlarlar. “d@bbe: Zehr-i Cin” yazısını okumaya devam et