Maskeli Balo – Masquerade

Maskeli Balo – Masquerade

Büyük sansasyon yaratan aşk filmi La belle époque / Yeni Baştan ile herkesin yüreğini ısıtan Nicolas Bedos bu kez hem komedi hem aşk filmi öğeleri taşıyan, bol entrikalı, tempolu bir polisiyeye imza atıyor. Bedos’un henüz yayımlanmamış kendi romanından uyarlayarak 35mm filme çektiği Maskeli Balo, dünya prömiyerini Yarışma Dışı gösterildiği Cannes Film Festivali’nde yaptı. Bir kaza sonucu kariyeri sonlanan yakışıklı dansçı Adrien, günlerini Fransız Riviera’sında geçimini sağlayan eski sinema yıldızı Martha’yla zaman öldürerek geçirmektedir. Adrien, son derece çekici Margot ile tanışır ve hayatı tümden değişir. İkili, daha parlak bir yaşantı hayaliyle şeytani bir komplo, duygusal bir maskeli balo peşine düşer. Riviera’da geçen Françoise Sagan romanlarıyla Somerset Maugham öyküleri ve kendi yaşamının “acınası bir dönemi”nden esinlenen yönetmen Bedos şöyle diyor: “Kendinden yaşlı kadınların himayesine giren kayıp bir ruhun hikâyesi diyebiliriz. Ve Riviera’nın kendimce son derece öznel bir portresi diyebiliriz. Bu film benim genel olarak insani ilişkiler ve özel olarak da aşk ilişkilerine dair şahsi kâbusum!”

“Maskeli Balo – Masquerade” yazısını okumaya devam et

PETER VON KANT

PETER VON KANT 16 EYLÜL’DE BAŞKA SİNEMA’DA

François Ozon, Fassbinder’in kamera önünde yalnızca kadınların göründüğü 1972 yapımı dramı Petra von Kant’ın Acı Gözyaşları’nı “acı gözyaşlarını” çıkararak ve cinsiyetleri ters çevirerek baştan yaratıyor. 2022 Berlin Film Festivali’nin açılış filmi Peter von Kant’ta Petra, Fassbinder’i epeyce andıran başarılı, ünlü film yönetmeni Peter olmuştur. Peter, sürekli kötü davranıp küçük düşürmekten zevk aldığı sessiz asistanı Karl ile birlikte yaşamaktadır. Büyük aktris Sidonie’nin ona tanıştırdığı yakışıklı genç Amir’e âşık olur. Amir’e birlikte yaşamayı ve sinema dünyasına girmesi için yardım etmeyi teklif eder. François Ozon’un 2000’de ün kazanmasını sağlayan Gouttes d’eau sur pierres brulantes / Kızgın Taşlara Düşen Su Damlaları, Rainer Werner Fassbinder’in bir oyununun uyarlamasıydı. Takıntı, aşağılama, ilham, ün, baştan çıkarma ve yalnızlığı ele alan Peter von Kant da Fassbinder’e renkli, oyuncaklı ve eğlenceli bir saygı duruşu niteliğinde.

“PETER VON KANT” yazısını okumaya devam et