Harold Fry’ın Beklenmedik Yolculuğu – The Unlikely Pilgrimage of Harold Fry

HAROLD FRY’IN BEKLENMEDİK YOLCULUĞU
AYNI İSİMLİ ÇOK SATAN ROMANDAN UYARLAMA

HAROLD FRY’IN BEKLENMEDİK YOLCULUĞU – THE UNLIKELY PILGRIMAGE OF HAROLD FRY

Özet: Emekli bir memur olan Harold Fry, kanser olduğunu öğrendiği eski iş arkadaşı Queenie’ye moral vermek için bir mektup yazar. Sonra mektubu tam postaya verecekken, kendisi teslim etmeye karar verir ve arkadaşının yatırıldığı 800 km uzaktaki bakımevine doğru yürümeye başlar. Yürüyüşü sırasında geçmiş hataları, kayıpları ve başarılarıyla yüzleşir ve hayatını yeniden keşfeder. Harold’ın yürüyüşü boyunca karşılaştığı insanlar, hayatındaki sırlar ve kayıplarla ilgili yüzleşmesine yardımcı olur.

“Harold Fry’ın Beklenmedik Yolculuğu – The Unlikely Pilgrimage of Harold Fry” yazısını okumaya devam et

Bridget Jones’un Bebeği – Bridget Jones’s Baby

BRIDGET JONES’UN BEBEĞİ        

Dünyaca sevilen Bridget Jones serisinin “Bridget Jones’un Bebeği” filminde Oscar® ödüllü Renée Zellweger ve Colin Firth’e Patrick Dempsey eşlik ediyor. Yönetmenliğini Sharn Maguire’ın (Bridiget Jones’un Günlüğü) yaptığı, Helen Fielding’in kadın kahramanına dayanan sevilen komedi serisinin yeni filminde Bridget beklenmedik bir şekilde hamile kalır.

Mark Darcy’den (Firth) ayrıldıktan sonra Bridget Jones’un (Zellweger) “sonsuza dek sürecek mutluluğu” pek de planladığı gibi gitmez. Kırk küsur yaşında ve yeniden bekar biri olarak, Bridget üst düzey haber yapımcılığı mesleğine odaklanmaya ve etrafını eski ve yeni arkadaşlarla çevrelemeye karar verir. Bridget ilk kez her şeyi kontrol altına almıştır. Yolunda gitmeyen ne olabilir ki? “Bridget Jones’un Bebeği – Bridget Jones’s Baby” yazısını okumaya devam et

Pislik – Filth

Filth / Pislik

Entrikacı, geri kafalı ve yoz polis memuru Bruce Robertson terfi beklemektedir ve istediğini
elde etmekten onu hiçbir şey alıkoyamayacaktır. Vahşi bir cinayeti çözmek için görevlendirilen ve meslektaşlarıyla da uğraşmak zorunda kalan Bruce, burnunun dibindeki
olaylardan bihaber polis şefi Toal’un gözleri önünde diğer polislerin sonunu getirecek bir
olay tezgahlar.

 Arkadaşlarının eşleriyle birlikte olup hepsinin sırlarını ortaya çıkartan ve
onları birbirine düşüren Bruce, kontrolünden çıkan hile ağında kaybolmaya başlar. Çevirdiği
oyundan şüphelenen meslektaşları, geçmişi, kayıp eşi ve felce uğratan uyuşturucu alışkanlığı içinde yitip giden Bruce’a bir oyun oynarlar. “Pislik – Filth” yazısını okumaya devam et

Paris’te Bir Hafta Sonu – Starred Up

Le Week-End / Paris’te Bir Hafta Sonu

FİLMİN KONUSU
Parçalanan bir evliliği anlatan dokunaklı ve korkusuzca gerçekçi komedide, Oscar, BAFTA, EMMY ve Altın Küre ödülleri sahibi Jim Broadbent (Irıs, Moulin Rouge) ve Olivier ödüllü, sahne ve sinema yıldızı Lindsay Duncan (About Time) rol alıyor. Le Weekend, yönetmen Roger Michell (Notting Hill, Hyde Park on Hudson) ve Oscar adayı senarist Hanif Kureishi’nin (My Beautiful Laundrette) beraber çalıştıkları dördüncü film. İngiliz çift Nick ve Meg, evliliklerinin otuzuncu yıl dönümünde, ilişkilerini tekrar canlandırmak umuduyla, zamanında balayı için gittikleri Paris’e tekrar gitmeye karar verirler. Ancak seyahat planladıkları gibi gitmez ve karşılaştıkları olaylar aralarındaki farklılıkları ve gerilimi daha belirgin hale getirir.

Çift Nick’in eski bir arkadaşı olan ve Paris’in havalı bir semtinde oturan Morgan’ın (Jeff
Goldblum) akşam yemeği davetini kabul edince, sürpriz dolu olaylar birbirini takip eder. “Paris’te Bir Hafta Sonu – Starred Up” yazısını okumaya devam et

Demir Leydi – The Iron Lady

DEMİR LEYDİ (The Iron Lady)

13 OCAK 2012’DE SİNEMALARDA

DEMİR LADY, erkek egemen bir dünyada sesini duyurabilmek için cinsiyet ve sınıf engellerini yerle bir eden Margaret Thatcher’ın zorlu hikayesini anlatır. Film,iktidar ve onun için ödenen bedel üzerine kuruludur; hem sıra dışı hem de karmaşık bir kadının şaşırtıcı ve içten hikayesi…

Özet
Artık 80’lerinde olan eski Başbakan Margaret Thatcher, Londra, Chester Meydanı’ndaki evinde kahvaltı etmektedir. Kocası Denis öleli birkaç yıl olmasına rağmen henüz onun dolabını boşaltmamıştır, sonunda bunu yapmaya karar verir ve anıları canlanmaya başlar. Gerçekten de, o gün kocasını görür, tıpkı eskisi gibi sadık, sevgi dolu ve muzip.

Margaret’ın hizmetkarları Carol Thatcher’a annesinin geçmiş ve şimdiki zaman mefhumunun kalmadığını söylerler. Hele bir akşam verdiği yemek davetinde yine misafirlerini büyülerken, 60 yıl önce Denis’le tanıştığı yemeğin hatıraları onu ele geçirince iyice endişelenmeye başlarlar.
Yemek bittiğinde Margaret yatağına gider ancak uyuyamaz. Kalkıp eski filmleri karıştırır ve bunları izlerken kariyeri için özel hayatından ne kadar çok fedakarlık yaptığını düşünür. “Demir Leydi – The Iron Lady” yazısını okumaya devam et