Şeflerin Savaşı – Comme Un Chef

COMME UN CHEF / ŞEFLERİN SAVAŞI

Jacky yemek sanatı meraklısı bir genç. Kendi kendini yetiştirmiş, son derece yetenekli ama bir o kadar da inatçı.

Yıldız Şef Alexandre Lagarde’ın, restoranın yönetim kurulu başkanı Stanislas Matter ile ciddi sorunları var. Matter’in niyeti ona bir yıldız kaybettirip, yemek endüstrisi için daha kârlı olan kimyasal ürünler kullanacak, genç ve modern bir şefi onun yerine getirmek.
Stanislas Matter, Alexandre’ın ekibindekilere farklı işler sunarak ayrılmalarını sağlar. İşin kötüsü Alexandre’ın yakında gelecek eleştirmenlere sunacak yeni yemekler icat etme konusunda sıkıntıya düşer.
Alexandre günlük iki servisi yönetecek bir yardımcıyı umutsuzca arar.Sonra bir gün, şans eseri Jacky ile karşılaşır. “Şeflerin Savaşı – Comme Un Chef” yazısını okumaya devam et

Soluksuz Gece – Nuit Blanche – Sleepless Night

SLEEPLESS NIGHT – SOLUKSUZ GECE

Katıldığı festivallerde oldukça iyi eleştiriler alan yüksek tempolu, bol aksiyonlu bir Fransız filmi.

Konu: Şehrin en iyi polislerinden biri olarak bilinen Vincent (Tomer Sisley), peşinde olduğu uyuşturucu satıcılarından yüklü miktarda kokain çalınca; çete Vincent’in oğlunu kaçırır ve çaldığı uyuşturucuyu hemen getirmezse oğlunu öldürmekle tehdit eder. Paris’in kenar mahallesinde bulunan bir gece kulübünde çete ile takas için buluşan Vincent, kendini içinden çıkılamaz bir kaosun ortasında bulur. Gece kulübünün uzun, karanlık koridorlarında yaşanan köşe kapmaca sırasında, hiç tanımadığı düşmanları olduğunu anlayacaktır. Bu gece hayatının en uzun ve belki de en son gecesi olacaktır. “Soluksuz Gece – Nuit Blanche – Sleepless Night” yazısını okumaya devam et

Kral Henry – Henri 4 – Henry of Navarre

Kral Henry, Fransa topraklarında, monarşiyi yıkıp, düşünce ve inanç özgürlüğünü ilan ederek,ilk hümanist kral olarak tarihteki yerini almayı başardı.

SİNOPSİS: Fransa, 1563. Protestanlar ve Katolikler, inanç farklılıklarını mazeret göstererek, toprak ve iktidar için kıyasıya bir savaşa girmişlerdi. Protestanların başında Navarra Kralı Henry vardı. Ordusu Paris’e doğru ilerlerken, içindeki öfke yalnızca Katoliklere karşı değildi. Asıl intikam almak istediği, annesinin can düşmanı, Fransa Kraliçesi, Catherine De Medici’ydi. Medici Henri’ye, barışı sağlamak amacıyla, kızı Margot’un izdivacını teklif etti. Ancak düğünden sonra Paris tam bir kan gölüne dönmüştü. Henry, Aziz Barthelemy Katliamından sağ kurtulmuştu, ancak 4 yıl boyunca sarayda esir tutuldu. Fransa tahtına geçene kadar, canını ve askerlerini korumak  için dinini değiştirmek zorunda bırakıldı. Tahta geçtikten sonra, Fransa topraklarında, monarşiyi yıkıp, düşünce ve inanç özgürlüğünü ilan ederek, ilk hümanist kral olarak tarihteki yerini almayı başardı
Yönetmen Director Jo Baier (“STAUFFENBERG”), Heinrich Mann’ın uluslar arası sükse yapan aynı adlı eserini beyaz perdeye aktarırken; bir kahramanlık ve cesaret, tutku ve bağlılık efsanesi yazarken, aynı zamanda ihanet ve acımasızlığın resmini de en çıplak hatlarıyla gözler önüne sermiş. “Kral Henry – Henri 4 – Henry of Navarre” yazısını okumaya devam et