Başlangıçlar
Resim restoratörü Defne, en yakın arkadaşının beklenmedik ölümü sonrasında Paris’teki doktora eğitimini yarım bırakır ve İstanbul’a döner. Sürekli çatıştığı annesi ve kendini bir türlü tam anlamıyla ait hissedemediği şehirle ilişkisi yirmili yaşlar bunalımını derinleştirirken karşısına ağır hasarlı, Osmanlı döneminden kalma bir tablo çıkar. Hep bir şeyleri yarım bıraktığından korkan Defne, bu kez takıntılı bir şekilde bu tabloyu onarma çabasına tutunur.
Ozan Yoleri’nin ilk uzun metrajı Başlangıçlar, yirmili yaşlarındaki bir kadının kendini bulma yolculuğunu anlatıyor. Yaşadığı kayıplara, yenilgi korkusuna, toplumsal baskılara ve bir yere ait olamama duygusuna rağmen toparlanmaya çalışan Defne’nin hikâyesi, sinemamızda daha sık görmeye başladığımız, odağına bugünün genç karakterlerini alan filmlerden.
Paris’te aynı evi paylaştığı arkadaşının beklenmedik ölümü ve İstanbul’da onarılmayı bekleyen gizemli bir Osmanlı tablosunun arasında, genç bir resim restoratörü yirmili yaşlar bunalımından en az hasarla çıkmaya çalışmaktadır. Genç bir resim restoratörü, yirmili yaş bunalımı ile boğuşmaktadır. O bu süreçten en az hasarla kurtulmaya çalışırken, Paris’te aynı evi paylaştığı arkadaşının beklenmedik ölümü ve İstanbul’da onarılmayı bekleyen gizemli bir Osmanlı tablosu ile uğraşmak zorunda kalır.
“Başlangıçlar” yazısını okumaya devam et