Venom: Zehirli Öfke – Venom

VENOM: ZEHİRLİ ÖFKE

“Venom”

5 Ekim’de 3D, IMAX 3D ve Türkçe Dublaj Seçenekleriyle Sinemalarda!..

Marvel’ın en harika ve en karmaşık karakterlerinden biri, Eddie Brock’un (Tom Hardy) uzaylı sembiyot Venom’a konak olmasıyla ortaya çıkar. Gazeteci olan Eddie yıllardır Life Foundation’daki (Yaşam Vakfı) bilim insanı Carlton Drake’i (Riz Ahmed) alaşağı etmeye çalışmaktadır. Kariyerini ve kız arkadaşı Anne’le (Michelle Williams) ilişkisini mahvetmiş bir saplantıdır bu. Drake’in deneylerinden birini araştırırken, uzaylı Venom, Eddie’nin vücuduyla birleşince, Eddie birden bire müthiş süper güçlere ve hemen hemen her istediğini yapabilme imkanına kavuşur. Karanlık, öngörülemez ve öfke dolu Venom, Eddie’yi kendisinin de güçlendirici ve baş döndürücü bulduğu tehlikeli yetenekleri kontrol etmeye çalışmak zorunda bırakır. Eddie ve Venom aradıkları şeyi bulmak için birbirlerine ihtiyaç duyarken, gitgide bütünleşirler —Eddie nerede bitmekte, Venom nerede başlamaktadır? “Venom: Zehirli Öfke – Venom” yazısını okumaya devam et

Johnny English Tekrar İş Başında – Johnny English Strikes Again

UNIVERSAL PICTURES Sunar

JOHNNY ENGLISH TEKRAR İŞ BAŞINDA

Birleşik Krallık tehlikede. Başbakanın G12 zirvesin ev sahipliği yapmasına beş gün kala, MI7’nin güvenliği ihlal edilmiş ve sahadaki bütün ajanların kimliği açığa çıkmıştır. Faili bulmak için tek umut emekli bir ajanı göreve getirmektir. Ama çoğu ya ölmüş ya da ölmek üzeredir. MI7’nin müdürüne tek bir seçenek kalır ve seçeneğin adı da English’tir. Johnny English.
Öğretmenlik görevini bir kenara bırakan Johnny English görevi kabul eder. Ama işler, en son sahada çalıştığı zamandan bu yana değişmiştir. Silahların ve aygıtların yerini dijital telefonlar, spor arabaların yerini elektrikli hatchback’ler almıştır. English şaşırır ama kısa sürede bu yeni protokolün bir çaresini bulur. Dijital bir dehayı yakalamak için analog bir yaklaşım gerektiğini öne sürer. Böylece English, tam donanımlı bir Aston Martin’in üzerindeki tozları üfler, dış iskelet kıyafetini ve mıknatıslı botlarını ortaya çıkarır, şerbet soslu vericileri, patlayan kulak temizleme çubuklarını alır, Bough’ı MI7’nin unutulmuş bodrumundan çıkarır ve görevine başlar. “Johnny English Tekrar İş Başında – Johnny English Strikes Again” yazısını okumaya devam et

Babamın Ceketi

Babamın Ceketi, 5 Ekim’de sevenleriyle buluşacak…

Filmin konusu: Ferhat ve Aslıhan bir süredir sevgilidir. Ferhat işsiz olduğu için bir türlü evlenememişlerdir. Aslıhan’ın babası kalp krizi geçirmiş ve ölmeden önce kızımın mürüvvetini görmek istiyorum diye psikolojik baskı yapmaya başlamıştır. Ancak Ferhat’ın bir an önce hem iş hem de düğün için para bulması lazımdır.

Çocuğunu en iyi okullarda okutarak en iyi babalığı yaptığını düşünen İbrahim, oğluna çaresizce iş aramaya, iş kurmaya çalışmaktadır.

Ferhat’ın mahalleden arkadaşı Penguen Ersin’in yardımlarıyla ile iş bulma maceralarına tanıklık edeceğimiz filmde, çaresizliklerin insanları nasıl yanlışlara sürüklediğine, sevginin ve aile olmanın gücünün tüm zorlukları aşmak için en büyük güç olduğuna tanıklık edeceğiz.

Babamın Ceketi filmi, babamızın ceketi gibi bizleri sarıp sarmalayacak sıcacık bir aile komedisi olarak verdiği mesajlarla değerlerimizi hatırlatan kıymetli bir yapıt olmaya aday. “Babamın Ceketi” yazısını okumaya devam et

Tutsak – Bel Canto

TUTSAK
(BEL CANTO)
5 Ekim’de Sinemalarda!

Özet: Ann Patchett’in çok satan romanından uyarlanan TUTSAK (Bel Canto), Japon endüstri devi Bay Hosokawa (Ken Watanabe)’nin düzenlediği özel bir partide konser vermek üzere Güney Amerika’ya seyahat eden ünlü soprano Roxanne Coss (Julianne Moore)’un dramatik aşk hikâyesini anlatıyor. Diplomat ve politikacılardan oluşan seçkin kalabalık bir araya geldikten sonra partinin verildiği malikâne, tutuklu arkadaşlarının salıverilmesini isteyen bir grup gerilla tarafından ele geçirilir. Tehditler savrulur ve hayatlar kaybedilir. Gerilla ve polis arasında sıkı bir pazarlık başlarken beklenmedik bir şey olur: Apayrı diller konuşan, dünyaya bambaşka gözlerle bakan rehinelerle gerillalar arasında bütün farklılıkları aşan bir dil gelişerek, umulmadık bağlar kurulmaya başlamıştır. “Tutsak – Bel Canto” yazısını okumaya devam et

Aydede

AYDEDE

Küçük yaşta babasını kaybetmiş olan Bekir’in annesi Rabia ile dedesi İlyas, birlikte kasabanın tuhafiye dükkânını işletmektedir. İlyas vefat edince, üzülmemesi için Küçük Bekir’e çok sevdiği dedesinin öldükten sonra Ay’a gidip, Aydede olduğu söylenir. Bekir televizyonda gördüğü Badi filmindeki gibi, bir bisiklet alıp Ay’a uçmayı ve dedesini görmeyi hayal eder. Annesi Rabia ise, ablası ile aralarında çektikleri miras kurasında, oturdukları evle tuhafiye dükkânını kaybeder, ardından ablası ile amansız bir miras kavgasına tutuşur. Yaşadığı platonik aşk, Rabia’nın hayatını daha da zorlaştıracaktır. “Aydede” yazısını okumaya devam et