Çelik Yumruklar – Real Steel

CESARET ÇELİKTEN GÜÇLÜDÜR.

Başrolünde ünlü aktör Hugh Jackman’ın yer aldığı, gelecekte boks sporunun teknolojik bir hâl aldığı ortamda geçen cesur, gerilim ve aksiyon dolu Çelik Yumruklar (Real Steel) 7 Ekim 2011 de Sinemalarda..

Filmin konusu: Yakın gelecekte, boks sporunun teknolojik bir hâl aldığı bir ortamda geçen cesur, gerilim ve aksiyon dolu “Çelik Yumruklar IMAX Deneyimi” filminde Hugh Jackman,  2,5 metre boyunda 900 kiloluk robotların ringlere çıkmasıyla unvan kazanma şansını kaybeden tükenmiş dövüşçü Charlie Kenton’ı canlandırıyor. Artık küçük çaplı bir organizatör olan Charlie, bir yer altı boks ringinden diğerine geçmek için hurda metalden kalitesiz robotlar yaparak iki yakasını bir araya getirmektedir. Charlie dibe vurunca, istemeden de olsa kendisinden ayrı yaşayan oğlu Max’le (Dakota Goyo) şampiyonada yarışacak bir yarışmacı yapıp eğitmek için birlik olur. Hiçbir kısıtlama olmayan bu vahşi arenada işler ciddiye bindikçe, Charlie ve Max bütün engellere rağmen, geri dönmek için son bir şans daha elde ederler.

DreamWorks Pictures’ın cesur, heyecan dolu aksiyon eğlencesi “Çelik Yumruklar”‘da Hugh Jackman, yaptığı spor 2,5 metrelik robotlarca ele geçirildiği için yakın gelecekte bitmiş bir boksör olacak olan ve artık hiç uymadığı bir dünyada yaşayan Charlie Kenton rolünü oynuyor. Dövüşleri ve umutları olmayan Charlie sıradan bir robot dövüşü tanıtımcısı olmak zorunda kalır. Ucuz robotları birbirine bağlayarak ancak yaşamını sürdürecek kadar para kazanır. Paralı boks maçları için pis bir yeraltı boks ringinden diğerine dolaşırken robotlarına bakabilir. İşlerin daha fazla umutsuz ve  karmaşık olamayacağı bir anda ayrı yaşadığı, yaşından büyük oğlu Max (Dakota Goyo) birden ve istemeden yeniden hayatına girer. “Çelik Yumruklar – Real Steel” yazısını okumaya devam et

Şangay – Shanghai

Şangay – Shanghai

Filmin Konusu: Paul Soames, Pearl Harbor baskından 4 ay sonra Japonya’nın kontrolünde olan Şangay’a gelir. Kaybolan arkadaşının öldüğünü öğrenen Soames, bu ölümün arkasındaki sırları araştırırken, hem aşık olacak hem de kendi hükumetinin sakladığı çok daha fazla gizli gerçek olduğunu da keşfedecektir… 1940’lardaki komplo teorileri gerçekten akıl almaz ölçülerdedir…

Raydan Çıkanlar (Derailed) ve 1408 filmleriyle bir çıkış yakalayan ve vizyonda en son Anthony Hopkins’li Ayin ile seyrettiğimiz yönetmen Mikael Håfström’un 2010 yapımı filminin senaryosunda ise The Wings of the Dove ile Oscar adaylığı olan İranlı senarist Hossein Amini üstleniyor. “Şangay – Shanghai” yazısını okumaya devam et

Çılgın Aptal Aşk – Crazy, Stupid, Love

ÇILGIN, APTAL AŞK

Kırklı yaşlarında, tutucu bir adam olan Cal Weaver’ın (Steve Carell) rüya gibi hayatı vardır: İyi bir işe, güzel bir eve, harika çocuklara sahiptir ve lise aşkıyla evlidir. Fakat eşi Emily’nin (Julianne Moore) kendisini aldattığını ve boşanmak istediğini öğrendiğinde “mükemmel” hayatı hızla tepetaklak olur.
Günümüzün bekarlar dünyasında, onlarca yıldır kimseyle flört etmemiş olan Cal, sudan çıkmış balığın canlı örneğidir. Boş olduğu akşamları yerel bir barda tek başına somurtarak geçiren talihsiz adam, yakışıklı çapkın Jacob Palmer (Ryan Gosling) tarafından himayesine alınır. Cal’in eşini unutması ve hayatını yaşamaya başlamasını sağlama çabası içindeki Jacob, Cal’in gözünü önündeki seçeneklere açar: Flörtçü kadınlar, erkeksi içkiler ve Supercuts ya da The Gap’te bulunamayacak bir stil anlayışı.
Cal ve Emily tamamen yanlış yerlerde olabilecek sevgiyi arayan yegane kişiler değildirler: Cal’in 13 yaşındaki oğlu Robbie (Jonah Bobo), 17 yaşındaki çocuk bakıcısı Jessica’ya (Analeigh Tipton) aşıktır. Jessica ise Cal için yanıp tutuşmaktadır. Hatta Jacob’ın her akşam yeni bir kadında izlediği yöntem bile, en iyi repliklerini kullanmasına rağmen Hannah’ya (Emma Stone) karşı etkisiz kalır. Jacob, Hannah’yı aklından bir türlü çıkaramamaktadır: Bunun nedeni belki de onun Jacob’ın profesyonelliğini ciddiye almayan ilk kadın olmasındandır. “Çılgın Aptal Aşk – Crazy, Stupid, Love” yazısını okumaya devam et

Katilin Yüzü – Faces in the Crowd

KATİLİN YÜZÜ / FACES IN THE CROWD

HAFIZANIZ PARAMPARÇAYKEN KATİLDEN NASIL KAÇABİLİRSİNİZ?

‘The Fifth Element’, ‘Resident Evil’, ‘Million Dolar Hotel’ gibi filmleriyle tanınan güzel aktris Milla Jovovich’in başrolde oynadığı  “KATİLİN YÜZÜ / FACES IN THE CROWD” 7 Ekim 2011 de vizyona giriyor.

Konu:  Bir gece evine dönerken sokakta bir cinayete şahit olan Anna, dehşet içinde kaçmaya çalışırken katil tarafından saldırıya uğrar. Gözlerini hastanede açan Anna, şoku atlatmaya çalışırken çevresindeki insanları tanıyamadığını fark eder. Yüz körlüğü olarak da bilinen Prosopagnozi hastalığına yakalanmıştır. Baktığı bütün yüzler sürekli değişmektedir, artık erkek arkadaşı dahil kimseyi tanımamaya başlayan Anna için günlük hayat tam bir kaosa dönüşmüştür. Geride tanık bırakmak istemeyen seri katil ise bu sırada çoktan Anna’nın peşine düşmüştür. “Katilin Yüzü – Faces in the Crowd” yazısını okumaya devam et