Bizum Hoca

Bir F. Serkan ACAR & Yılmaz OKUMUŞ Filmi
BİZUM HOCA

Senaryosunu, Yasemince, Tatlı Kaçıklar, Emret Komutanım gibi reyting rekorları kırmış dizilerin ve Sümela’nın Şifresi Temel filmlerinin yazan Yılmaz Okumuş’un yazdığı Bizum Hoca; Sonbahar, Aşk ve Devrim, İstanbul gibi filmlerin yönetmen yapımcısı, Ey Aşk Nerdesin gibi tv dizilerinin de yapımcısı olan Serkan Acar yönetti.
Sümela’nın Şifresi Temel filmiyle 2 milyona yaklaşan bir gişe başarısı sağlayan Yılmaz Okumuş’un yazdığı senaryonun kadrosunda, Cezmi BASKIN, Levent ÜLGEN, Serhat ÖZCAN, Sabriye KARA, Seymen AYDIN, Mehmet USTA, Erdem BAŞ, Volkan GİRGİN, Tahsin TAŞKIN, Alay CİHAN, İsrafil KÖSE gibi dizilerden ve filmlerden tanıdığımız oyuncular var.
Yapımcılığını Serap BALKAYA ve Hakan PALA’nın üstlendiği film, tipik bir Karadeniz komedisi olmasının yanısıra, Karadeniz’in güzel coğrafyasını da gözler önüne serecek. Filmin anakarakteri Bizum Hoca, toplumda saygı gören, sözüne itibar edilen, doğa sevgisi üst düzey olan, sözlerini Kur’an’dan ve Peygamber Efendimiz’in sözleriyle örneklendiren bir Karadenizlidir. “Bizum Hoca” yazısını okumaya devam et

Aşk ve Devrim

90’lı YILLAR GENÇLİĞİ BEYAZPERDEDE

Aşk ve Devrim, insan denen varlığın aidiyet duygusunu; toprağa kök salma ihtiyacını en yakıcı biçimde hissettiği gençlik yıllarını merkezine alan bir hikâyedir. Mevcut kimliklerin yetmediği ve her türden yoksunluğun, açlığın (düşünsel, cinsel, ruhsal, siyasal vb.) insan varoluşunu kemirdiği dönemlerdir bunlar. Filme ruhunu veren bu gençlik duygusunun çekirdeği ise Aşk ve Devrim ütopyasını hayata geçirmek için çıkılan yolculuktur.
1990’ların büyük karmaşasında kendine bir yol çizmeye çalışan üniversite öğrencisi Kemal de işte bu iki ütopya arasında gidip gelmektedir. Siyasal idealleri ve duygusal beklentileri arasında sıkışıp kalan Kemal platonik bir aşkla bağlı olduğu Leyla’dan bu beklentilerine cevap alamadığı gibi, en yakın arkadaşının ölümüyle de  kendini bambaşka bir siyasi atmosferin içinde bulur. Kemal artık illegal bir devrimcidir. Yeraltının romantik ama bir o kadar da tehlikeli iklimi, Kemal’in “aşk ve devrim” arasında kurmaya çalıştığı dengeyi bozmuştur. Kemal’in “devrim  treni” makas değiştirirken, “aşk”la arasındaki mesafe açılmaya başlamıştır. “Aşk ve Devrim” yazısını okumaya devam et