Uzun Hikaye

KALBİNİZİ ISITACAK
“UZUN HİKAYE” 12 EKİM CUMA SİNEMALARDA!

Osman Sınav’ın “ustalık eseri” olarak değerlendirilen, anlatımı ve oyunculuk performanslarıyla sezonun en iddialı filmleri arasında yerini alan “Uzun Hikaye”; Ekim ayına damgasını vuracak! Hayatın içinden bir öyküyü, son derece yalın bir dille anlatan “Uzun Hikaye”; 12 Ekim 2012, Cuma günü gösterime giriyor!

Başrollerini Kenan İmirzalıoğlu ile Tuğçe Kazaz’ın paylaştığı “Uzun Hikaye”; haksızlıklara baş kaldıran, namuslu ama aykırı bir insanın, Bulgaryalı Ali (Kenan İmirzalıoğlu) ile ailesinin öyküsünü beyazperdeye taşıyor. “Uzun Hikaye”; verdiği haklı tepkilere rağmen, toplumun statükocu yapısı nedeniyle hiçbir yerde tutunamayıp kasabadan kasabaya göç etmek zorunda kalan kahramanının hikayesini, karmaşadan uzak, naif bir anlatımla seyirciye sunuyor.

Tüm oyuncuların başarıyla can verdiği karakterleri, sade, samimi anlatım dili ve insanın içini ısıtan atmosferi ile şimdiden çok konuşulan “Uzun Hikaye”; sinema eleştirmenleri tarafından Osman Sınav’ın da “ustalık eseri” olarak değerlendiriliyor. “Uzun Hikaye” yazısını okumaya devam et

Gökten Üç Elma Düştü

Küçük çapta bir hırsız olan genç Ali (İsmail Hacıoğlu) evden kaçmıştır.  Annesinden ve ender gördüğü babasından… Nasıl karşılanacağını bilmeden İstanbul’daki daha önce hiç görmediği dedesine doğru garip bir yolculuğa çıkar…
Ali’nin dedesi emekli asker Recep (Köksal Engür), tek başına askeri disiplin içinde yaşayan huysuz bir ihtiyardır. Karısını üç yıl önce kaybetmiş ve onay vermediği bir evlilik yapmış kızı Yıldız’la da yaklaşık yirmi yıldır görüşmüyordur. Recep’in tüm saatleri hemen her gün aynı geçiyordur artık. Ta ki küçük torunu Ali çıkıp gelene kadar…
Recep’in üst kat komşusu Nilgün (Bennu Yıldırımlar) ise; Yalnız yaşayan, orta yaşlarda, üniversite mezunu, asi,  modern bir fahişe’dir. Nilgün ile Recep sürekli tartışırlar. Çünkü Recep onun fahişe olduğunu biliyor ve onu apartmandan atmak istiyordur.
Recep’in kızı Yıldız’ın eve gelip onunla yüzleştiği; Ali’nin kokain borcu yüzünden rehin tutulduğu yerden kurtulup eve nasıl gireceğini düşündüğü; Ve Nilgün’ün bir müşterisinin yaşattığı bunalımla intihar aşamasına geldiği o gece, oturdukları apartmanın çatısında bir araya gelirler…
Onlar artık geri dönülemez bir birlikteliğin içindedirler. Üçü de yaşam hakkında düşünülenlerin gerçekle uyuşmadığını anlar. Her şey ‘aile’ içinde çözümlenmiştir o gece. Birini öldürmüşlerdir… “Gökten Üç Elma Düştü” yazısını okumaya devam et