Diana

DIANA 20 EYLÜL’DE SİNEMALARDA!
Bir Oliver Hirschbiegel filmi

Galler Prensesi Diana’nın hayatının son iki yılına ışık tutan bir film “Diana”. Akademi ödüllü güzel oyuncu Naomi Watts’ın canlandırdığı Prenses Diana rolü, içinde çok naif ve tutkulu bir kadını barındıran bir aşkın hikâyesi. Naveen Andrews (The English Patent) Naomi Watts’a Dr. Hasnat Khan rolünü canlandırarak eşlik ediyor. Filmde Douglas Hodge Paul Burrell ve Cas Anvar Dodi Fayed rolüne hayat veriyor.
Oscar adayı Downfall filminin yönetmeni Oliver Hirschbiegel’ın yönetmenlik koltuğuna oturduğu Diana filmi, içinizi acıtacak türden bir hikaye… Kate Snell’in kaleme aldığı “The Clink” kitabından sinemaya uyarlanan Diana, bir insanın gerçek aşkı ve mutluluğu nasıl bulduğunu, sosyal sorumluluk duygusunu ve hak ettiği aşkı anlatıyor.
Diana filminde Prenses Diana ve Pakistan’lı kalp cerrahı Dr. Hasnat Khan arasındaki büyük aşk anlatılıyor. Yönetmen Oliver Hirschbiegel “Filmde Diana’nın hayatının son 2 senesini aydınlatıyoruz. Filmimizin gerçekleri anlatması için Khan’dan çok detaylı bilgiler aldık. Bunları anlatırken biraz gergin ve üzgündü. Fakat bunları öğrenmek filmimizin gerçekleri yansıtması için çok yararlı oldu.” diyor. “Diana” yazısını okumaya devam et

Kıyamet Günü – The Impossible

“KIYAMET GÜNÜ / THE IMPOSSIBLE”

26 Aralık 2004’te dünyanın en büyük tsunamisi Güneydoğu Asya kıyısını vurdu ve 300,000 insanın ölümüne sebep oldu. Her bir kayıp dünya üzerindeki sayısız ailenin yaşamını değiştir. Bu ailelerden birinin gerçek hikayesi
KIYAMET GÜNÜ / THE IMPOSSIBLE
Maria, Quique, Lucas, Tomas ve Simon’un gerçek hikayelerini anlatıyor.

“Tüm süreç olağanüstüydü.  Jota (yönetmen) şunu söylediği andan itibaren; ‘Senin hikayenle ilgili bir film yapmak istiyorum’, biz de şöyle dedik, ‘bu bizim hikayemiz değil, bir çok ama bir çok insanın hikayesi.’’ Fakat herkes bizim kadar şanslı değildi.”

– Maria Belon

Konu: 2004’te Hint Okyanusu’ndaki tsunamide hayatta kalmayı başaran bir ailenin güçlü hikayesi olan Kıyamet Günü (The Impossible)’ın başrollerindeNaomi Watts ve Ewan McGregor yer alıyor, yönetmen koltuğunda J.A. Bayona (THE ORPHANAGE) oturuyor.

Maria (Naomi Watts), Henry (Ewan McGregor) üç oğullarıyla beraber Tayland’a kış tatillerini tropikal bir cennette geçirme isteğiyle giderler. 26 Aralık sabahı, Noel kutlamalarının ertesi gübü, ailece havuz başında dinlenirlerken dünyanın merkezinden gelen korkunç bir gürültüyle irkilirler. Maria korkudan donakalmışken, otelin duvarları ardından kara bir su üzerine doğru yükselmektedir. “Kıyamet Günü – The Impossible” yazısını okumaya devam et

J. Edgar

J. Edgar

YAPIM HAKKINDA

İHTİYAR HOOVER
Bir insanın mirasını belirleyen şeyin genellikle gözden uzak kalmış bir şey
olduğunu söylememe gerek yok…

J. Edgar Hoover, Amerika’yı etkileyen, mirası ise adını verdiği FBI binasının koridorlarında hâlâ hissedilen karmaşık ve çekici bir karakterdi. Adli tıbbın bugünkü hale gelmesine önayak oldu ve ülkeyi pek çok yönden değiştiren bir federal kanun sistemi oluşturdu. Korkuyla karışık bir saygı gören Hoover, hem özel hem halk önündeki yaşamıyla söylentileri ve imaları ateşleyen bir çelişkiler yumağıydı; gelgelelim sonsuz ketumluğu sayesinde, aslında nasıl biri olduğu sorusu bugün bile tartışılıyor.
Hoover’ın döneminde büyüyen yönetmen Clint Eastwood, bu tarihi kişiliği sinemada işleme fırsatına hevesle yaklaştı. “Hoover tam bir polisti, o günlerdeki tabirle tam bir ‘Hükümet Ajanı’ydı; ama hakkında fazla bilgim yoktu. Göz önünde biriydi—cemiyet hayatında sinema yıldızlarıyla, ünlü yazarlarla vesaire görülürdü—ama pek çok yönden tam bir bilmeceydi.” “J. Edgar” yazısını okumaya devam et

Korku Evi – Dream House

DREAM HOUSE KORKU EVİ
30 EYLÜL 2011 de vizyona giriyor

Will Atenton (Daniel Craig) New York’ta başarılı bir yayımcıdır.Ancak işini bırakır, karısı (Rachel Weisz) ve iki kızıyla New England’ın sessiz kasabasına yerleşir. Ancak yeni evlerine yerleştikten bir süre sonra bu evde bir anne ve çocuklarının öldürüldüğünü öğrenirler.Bütün kasaba katilin hayatta kalan baba olduğuna inanmaktadır. Will olayı araştırmaya başlar ve tek yardımcısı ölen anne ve çocuklara çok yakın olan, komşuları Ann Peterson (Naomi Watts) olur. Ancak Will ve Ann parçaları birleştirdikçe ortaya çıkan hikaye fazlasıyla ürkütücüdür.

Yönetmen: Jim Sheridan
Yapımcı : Daniel Bobker
Görüntü Yönetmeni: Caleb Deschanel
Senaryo:
David Loucka
Türü : Gerilim
Oyuncular:
Rachel Weisz, Naomi Watts, Daniel Craig, Marton Csokas “Korku Evi – Dream House” yazısını okumaya devam et

Anneler ve Kızları – Mother and Child

“MOTHER AND CHILD / ANNELER VE KIZLARI

Kolombiyalı ünlü yazar Gabriel Garcia Marquez’in oğlu olan ve  “Nine Lives / 9 Hayat”  filmiyle tanıdığımız Rodrigo Garcia, TV’de SIX FEET UNDER gibi önemli  dizi ve yapımlardaki yönetmenliğinin ardından “MOTHER AND CHILD / ANNELER VE KIZLARI”nın senarist ve yönetmeni olarak karşımıza çıkıyor. Üç kadının farklı gelişen hikayeleri ve annelik durumu üzerine kurulan bir hikaye sunan; Toronto, San Sebastian ve Sundance gibi önemli film festivallerinde ‘resmi seçki’ olan ve gösterilen,  İstanbul Film Festivali’nde kapanış filmi olan ANNELER VE KIZLARI 30 Temmuz 2010 da sinemalarda!

Konu: 40 yıl kadar önce başlayan hikayede 14 yaşındaki bir kız hamiledir ve bebeğini evlatlık verir. Bugüne geldiğimizde üçü de hayatlarının kontrolünü ele almaya çalışan üç ayrı kadınla karşılaşırız. “Anneler ve Kızları – Mother and Child” yazısını okumaya devam et