Eşrefpaşalılar

SEZONUN SÜRPRİZ FİLMİ
5 MART’TA SİNEMALARDA
EŞREFPAŞALILAR

Aslında tiyatro oyunlarından biri olan Eşrefpaşalılar sahnelerden sinema perdesine geçiyor. 3 yıl boyunca tüm Türkiye’de turneye çıkan ve 400 binden fazla kişinin izlediği oyun çok beğenildi. Film, komedi türünde çok önemli bir model teşkil ediyor. Küfür ve argodan uzak mizah anlayışı ile daha önce tiyatroda güldürdüğü insanları, sinema perdesinde de güldürecek gibi görünüyor.

Yapımcılığını ANSE’nin gerçekleştirdiği Komedi-Dram türündeki sezonun sürpriz filmi “Eşrefpaşalılar” 5 Mart 2010’da vizyona giriyor.

Yapımcılığını M.Yusuf Kulaksız’ın üstlendiği, senaryosunu Burak Tarık’ın yazdığı Eşrefpaşalılar filminin yönetmeni Hüdaverdi Yavuz. Filmde sinema ve tiyatro dünyasından çok sayıda isim oynuyor. Sinan Taymin Albayrak, Turgay Tanülkü, Burak Tarık, Hüseyin Soysalan, Sermin Hürmeriç, Deniz Özpınar, Savaş Bayındır, Ali Yaylı, Serkan Öztürk, Ömer Pekin, Sibel Öztürk, Fırat Paşayiğit ve Vural Arısoy filmin kadrosunda yer alan isimler. “Eşrefpaşalılar” yazısını okumaya devam et

Fırtına / Bahoz

Fotoğraf filminin ardından Dûr (Uzak) adlı belgeseliyle tanıdığımız Kazım Öz, yeni filmi Fırtına’yla seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor. Fırtına, üniversite gençliğinin 1990’lardaki siyasallaşmasını Cemal, Rojda ve Orhan adındaki öğrenci kahramanları aracılığıyla beyazperdeye aktarıyor. Cemal, üniversite sınavını kazanarak, küçük taşra kasabasından İstanbul’a gelir. Büyük şehrin kalabalığı içindeki yalnızlığı, sistem karşıtı devrimci bir grup ile tanışmasıyla sonra erer. Grubun öncülerinden Helin ile yaşadığı çatışma, kimliğini keşfetmesi için de bir başlangıç olur. Benzer bir süreci yaşayan Rojda ve Orhan da zamanla değişip grubun aktif birer üyesi olurlar. Henüz on sekiz – on dokuz yaşlarında olan bu gençler, koca bir dünyayı değiştirmenin hayalleri ile yaşamaya başlarlar. ‘Devrim’ fikri içlerindeki genç ve dinamik enerji ile birleşerek eyleme dönüşür. Bu proje; Cemal, Rojda ve Orhan’ın geçirdikleri hızlı değişim sürecini ve öğrenci grubunun başından geçen olayları anlatır. “Fırtına / Bahoz” yazısını okumaya devam et

Son Cellat

Son Cellat, 12 Eylül sonrası askeri cunta yönetimi sırasında, savcı Yusuf ile arabacı Yusuf’un, dönemin eylemci gençlerinin de tutuklu bulunduğu hapishanede gelişen dostluklarını anlatıyor. Bu, onların dostlukla başlayan ve ibretlik bir acıya dönüşen yaşamlarından bir kesitin öyküsü…

Savcı Yusuf (Atilla Saral), devrimci-eylemci oğlu Emre (Haill Kızbaş) ile sürekli bir çatışma halindedir. Baba ile oğlu arasında kalan anne Pervin (Jülide Kural) ise, ne kadar çabalasa da ikisi arasındaki gerilime engel olmaıyordur. Bir gün, anne-babanın korktuğu başlarına gelir ve oğullarını bir çatışmada kaybederler.

Bu acı, anne-babanın da yollarını ayırmalarına neden olur. Yusuf, oğluna sergilediği katı tavırlar nedeniyle suçluluk duygusuna kapılmış, ağır bir travma geçiriyordur. Geçirdiği duygusal değişimle, evde bulduğu oğluna ait “özgürlük” afişlerini sokaklara asmaya çıkar. Ancak oğlunun arkadaşları ile giriştiği bu eylem sırasında yakalanır ve bu çatışmada gerçekleşen bir asker ölümü de Yusuf’un üzerine kalır. Yusuf, artık idamla yargılanan bir mahkumdur. “Son Cellat” yazısını okumaya devam et