Hayat

Hayat

Babasının zoruyla nişanlanmak zorunda kalan Hicran evden kaçar. Hicran’ın zaten onu istemediğini düşünen Rıza, bu durumu önceleri pek umursamasa da durum giderek zoruna gitmeye başlar ve Hicran’la yüzleşmeye karar verir. Sadece bir kere gördüğü nişanlısının peşinden İstanbul’a gidip uzun sürecek büyük bir arayışa başlar. Hayat, İstanbul Film Festivali’nde Masumiyet ile 1998’de Altın Lale kazanan Zeki Demirkubuz’un 2016 tarihli Kor’un ardından yönettiği ilk film.

Mehmet’in kızı Hicran, evden kaçar. Mehmet bu durumu kızının nişanlısı Rıza ve ailesine açıklamaya gider. Rıza, başlarda nişanlısının zaten kendisini istemediği düşündüğünden bu durumdan pek etkilenmez. Fakat git gide aşağılanmış hissetmeye başlayınca dayanamayıp Hicran’ın peşinden İstanbul’a gider.

“Hayat” yazısını okumaya devam et

Kor

KOR

Zeki Demirkubuz’un on birinci filmi olan Kor’un çekimleri 2015 Şubat ve Mart aylarında, başta Eyüp-Güzeltepe olmak üzere İstanbul’un değişik semtlerinde gerçekleştirildi.  Başlıca rolleri  Taner Birsel, Aslıhan Gürbüz, Caner Cindoruk’un  paylaştığı, Türkiye-Almanya ortak yapımı filmin post-prodüksiyon çalışmaları Almanya’da yapıldı.

Yönetmenin Senaryosunu yazmaya 1998 yılında başladığı filmin çekimleri bundan önce 2007 yılında, iki aylık bir hazırlığın ardından başka bir ekip ve oyuncu grubu ile yapılmış, yaklaşık bir haftalık bir çekimin ardından Yönetmenin kararı ile sonlandırılıp çekilen filmler hiç yıkanmadan çöpe atılmıştı. “Kor” yazısını okumaya devam et

Bulantı

Bulantı

Zeki Demirkubuz’un 10. filmi olan Bulantı 2 Ekim’de vizyona giriyor. Filmin çekimleri 2014 Mart ve Nisan aylarında İstanbulda gerçekleştirildi. Önemli rolleri yönetmenin kendisi, Şebnem Hassanisoughi, Öykü Karayel, Çağlar Çorumlu, Cemre Ebuzziya, Ercan Kesal ve Nurhayat Demirkubuz’un paylaştığı, Görüntü Yönetmenliğini Türksoy Gölebeyi’nin yaptığı filmin kurgusu ve Post-Prodüksion çalışmaları bir yıldan fazla bir sürede tamamlandı. “Bulantı” yazısını okumaya devam et

Yeraltı

YERALTI

“Akıllı bir adam, kendine karşı acımasız değilse gururlu da olamaz.”
Muharrem, nefret ettiği ve edildiği halde eski arkadaşlarının yemeğine kendisini zorla davet ettirir.
Masum didişmeler,ufak kişilik gösterileri ile başlayan yemek,giderek dumanlanan kafaların etkisiyle utanç dolu geçmişe doğru yol almaya başlar.Defterler açılır,hesaplar ortaya dökülür.
Gece pişmanlık,gözyaşları ve öfkeyle dolarken, rezillik karanlık sokaklara,fuhuş kokan otel odalarına taşar.
Onlar hep birlikte, Muharrem tek başına olsa da kararlıdır. Pislik ya o gece temizlenecek, ya da geberip gidecektir. Yoksa sonsuza kadar kurtulamayacaktır bu utançtan. “Yeraltı” yazısını okumaya devam et

Kıskanmak

Öykü

1930lar, Zonguldak… 29 Ekim gecesi Cumhuriyet balosu yapılmaktadır. Bu küçük, sıkıcı kömür kentine iki ay önce taşınan  maden mühendisi Halit, eşine az rastlanır güzellikteki karısı Mükerrrem, Halit’in kız kardeşi ve sığıntısı Seniha da davetlilerin arasındadır. Kentin en zengin ailesinin oğlu Nüshet, Mükerrem’i dansa kaldırdığında, oturduğu kuytu köşeden onları gözleyen Seniha, yengesinin bu kız gibi güzel çocuğa karşı koyamayacağını hemen farketmiş, Tanrı’nın onu çirkinliğin yazgısına boyun eğen olmaktan, güzelliğin kaderini çizen mertebesine yükseltmeye karar verdiğini o anda anlamıştır. “Kıskanmak” yazısını okumaya devam et