Beastly

BEASTLY, 19 MAYIS 2011 PERŞEMBE VİZYONDA

Güzel ve çirkin masalının günümüze uyarlanmış versiyonuyla, Beastly 19 Mayıs 2011 Perşembe günü vizyona girecek.

İnsanın içindeki gerçek güzelliği keşfetmek ve geçmişteki yanlışlarını görebilmeyi öğrenmek üzerine olan bu romantik gençlik filminin yönetmenliği ve senaryosu Phoebe In Wonderland filminin yönetmeni Daniel Barnz’a ait.  Başrollerini ise, Hollywood’un sevilen ikiz kardeşlerinden Mary Kate Olsen, High School Musical serisinin tanınan yüzü Vanessa Hudgens ve en son Ben Dört Numara filmindeki başrolüyle çıkış yapan Alex Pettyfer paylaşıyor.

Okulun şımarık, popüler prensi konumunda olan 17 yaşındaki Kyle’ın son hedefi, hakkında büyücü dedikoduları dönen, sıra dışı ve tuhaf sınıf arkadaşı olan Kendra’yı küçük düşürmektir. Kendra, Kyle’ın bu acımasız tutumundan hiç etkilenmese de, ona bir ders vermeye karar verir ve onu, iç dünyası kadar çirkin ve itici bir varlığa dönüştürür. Eğer Kyle, bir yıl içerisinde gerçekten onu sevebilecek birini bulamazsa lanet, ömür boyu sürecektir… “Beastly” yazısını okumaya devam et

Şov Bizınıs

“ŞOV BİZINIS” 19 MAYIS 2011 DE SİNEMALARDA…

İNSAN NEDEN ŞÖHRET OLMAK İSTER? CEVABI ŞOV BİZINIS’DA!

ŞÖHRET OLMANIN KOMEDİSİ… ŞOV BİZINIS!
Günümüz şov dünyasını komik dille anlatan senaristliğini ve yönetmenliğini  Mustafa Uğur Yağcıoğlu’nun, yapımını PANORAMA filmin yaptığı SOV BİZINIS, şöhret olma yolunda yaşanan komik hikayeleri anlatıyor…
19 Mayıs 2011 tarihinde vizyona girecek filmin başrollerini Önder Açıkbaş, Müslüm Gürses, Zeynep Beşerler, Cem Kılıç, Zeynep Aydemir, Almeda Abazi, Aşkın, Ayşin Zeren, Cengiz Küçükayvaz, İrfan Kangı, Gülden Dudarık ve Kerem Poyrazkayalp paylaşıyor.
Şöhret olmanın hikayesinin anlatıldığı film “İnsan neden şöhret olmak ister?” sorusunun cevabını da komik bir üslupla anlatıyor.
ŞOV BİZINIS insanları güldürürken sektörün iç dünyasını da anlatan bu yüzden de sektörden danışmanlarla çalışılmış bir komedi film. Yaşanan bir çok hikayeden yola çıkılan filmin senaryosunda izleyenleri eğlendirmesi ve bir komedi filmi olması ön planda tutuldu. Filmde ayrıca yaşanan aşklar ve mizahi bir üslupla anlatılan bir kadın intikamı var. “Şov Bizınıs” yazısını okumaya devam et

Hayali Aşklar – Les Amours Imaginaires – Heartbeats

HAYALİ AŞKLAR (Les Amours Imaginaires / Heartbeats)

Sen çok canlar yakarsın!”

“Dünyadaki tek gerçek, aşkın mantıksızlığıdır” – Alfred De Musset

Aşk mı? Dostluk mu?
Henüz 19 yaşında yazdığı, yönettiği ve başrolünde oynadığı ANNEMİ ÖLDÜRDÜM’le galasının gerçekleştirildiği Cannes Film Festivali dahil dünya çapında 30’u aşkın ödül kazanan Kanada sinemasının harika çocuğu Xavier Dolan şimdi de aşk üzerine kışkırtıcı, duygusal ve bir o kadar da eğlenceli gözlemleriyle geri dönüyor.
Dolan’ın yine yazıp yönettiği ve başrolünde oynadığı HAYALİ AŞKLAR herşeyden önce aşık olmak, hatta belki de aşktan önce delice arzulamak üzerine bir çalışma…

Filmin Konusu

Yakın arkadaş olan Francis (Xavier Dolan) ve Marie (Monia Chokri) bir yemekte taşradan şehre yeni taşınmış olan yakışıklı ve gizemli Nicolas’la (ANNEMİ ÖLDÜRDÜM’den de hatırlayacağımız Niels Schneider) tanışırlar. Buluşmalar birbirini takip eder ve Nicolas’ın her seferinde yolladığı farklı işaretler Francis ve Marie’nin kafasını karıştırmaktan ziyade; saplantılı hayallerini daha da güçlendirir. İki yakın dost, bu arzu nesnesinin peşinde dibe doğru sürüklendikçe aralarındaki bağları da acı verici bir şekilde koparmaya başlar.
HAYALİ AŞKLAR tıpkı herhangi bir klasik aşk öyküsü gibi tanışmayla başlayıp gözyaşlarıyla sona eren sürece genç ve dinamik bir gözle bakıyor. Bu sırada tutku, beklenti, keder, küçük düşme ve en sonunda yalnızlık gibi bir dizi bilindik entrikayı da bu sıradışı üçlüye uyarlıyor. “Hayali Aşklar – Les Amours Imaginaires – Heartbeats” yazısını okumaya devam et

Thor

THOR

Paramount Pictures ve Marvel Entertainment Sunar
Bir Marvel Studios Prodüksiyonu
Bir Kenneth Branagh Filmi

Ortak Yapımcılar: Craig Kyle  Victoria Alonso
Sorumlu Yapımcılar: Alan Fine  Stan Lee  David Maisel
Patricia Whitcher  Louis D’Esposito
Yapımcı: Kevin Feige
Hikaye: J. Michael Straczynski ve Mark Protosevich
Senaryo: Ashley Edward Miller & Zack Stentz ve Don Payne
Yönetmen: Kenneth Branagh
Oyuncu Kadrosu: Chris Hemsworth, Natalie Portman, Tom Hiddleston, Stellan Skarsgård, Colm Feore, Ray Stevenson, Idris Elba, Kat Dennings, Jaimie Alexander, Josh Dallas, Tadanobu Asano, Clark Gregg, Rene Russo ve Odin rolünde Anthony Hopkins.
Gösterim Tarihi: 29 Nisan 2011
Özet: Destansı THOR macerası, günümüz dünyasındaki Marvel Evreni’nden, Asgard’ın mistik gerçekliğine kadar uzanıyor. Hikayenin merkezinde, düşüncesiz tavırları antik bir savaşı tekrar başlatan güçlü ama kibirli savaşçı Yüce Thor var. Sonuç olarak Thor, Dünya’ya sürgün ediliyor ve insanlar arasında yaşamaya mecbur bırakılıyor. Kendi dünyasının en tehlikeli kötü adamı en karanlık güçlerini Dünya’yı istila etmek için yollayınca Thor, gerçek bir kahraman olmak için nelerin gerektiğini öğreniyor. “Thor” yazısını okumaya devam et

Sucker Punch

Sucker Punch

Gözlerini kapat. Zihnini aç. Hazırlıksız yakalanacaksın..

“Sucker Punch” genç bir kızın karanlık gerçeklerden kaçıp, hayal dünyasında özgürleşmesinin destansı hikayesini anlatan fantastik bir aksiyon filmi.
Zaman ve mekan sınırlaması olmadan, zihninin derinliklerinde her yere gidebilir, İnanılmaz maceralar yaşayarak, hayal ile gerçek arasındaki çizgiyi yok edebilir.

Kendi isteği dışında bir yere kitlendi, ama Babydoll (Emily Browning) hayatta kalma isteğini kaybetmedi. Özgürlüğü için savaşmaya kararlı bir şekilde, dört kızı – Dobra Rocket (Jena Malone), Şehirli Blondie (Vanessa Hudgens), Şiddetle Sadık Amber (Jamie Chung) ve İsteksiz Sweet Pea (Abbie Cornish)- birleşmeye ve kötü kaderlerinden ve onları tutsak tutan Blue (Oscar Isaac), Madam Gorski (Carla Gugino) ve Kumarbazdan (Jon Hamm) kaçmaya ikna eder.

Babydoll başta olmak üzere, kızlar kendilerini samuray savaşçılarından yılanlara kadar, sınırları olmayan fantastik bir savaşta bulurlar. Hayatta kalabilmek için nelerden vazgeçeceklerine karar vermek zorundalardır. Ama bir büyücünün yardımıyla, inanılmaz yolculuğun sonunda – eğer başarılı olurlarsa – özgür olacaklardır. “Sucker Punch” yazısını okumaya devam et