Zamanın Tozu – I Skoni Tou Hronou – The Dust of Time

ZAMANIN TOZU (THE DUST OF TIME)

Usta yönetmen Angelopoulos’un merakla beklenen yeni başyapıtı

Günümüz sinemasının en önemli yönetmenlerinden Theo Angelopoulos, Ağlayan Çayır ile başlattığı üçlemede ikinci film olarak ZAMANIN TOZU ile devam ettiriyor. İtalya, Almanya, Rusya, Kazakistan, Kanada ve ABD’de geçen film, geçtiğimiz günlerde yıldönümü sebebiyle sık sık bahsedilen Berlin Duvarı’nın yıkılışı ve Vietnam Savaşı gibi son zamanların büyük etki yaratan olaylarına bir yolculuk niteliği taşıyor.

Konu:
Yunan kökenli Amerikalı yönetmen A. bilinmeyen bir sebepten dolayı yarıda bıraktığı filminin çekimini tamamlamak üzere Roma’daki stüdyosuna geri döner. Film, A.’nın annesinin hayat boyu büyük aşk yaşadığı iki adamla olan ilişkilerini anlatmaktadır. Karakterler birbirlerini bir bulup bir yitirir; zaman ile mekân içinde, yirminci yüzyılın ikinci yarısının önemli olaylarını kateden bir yolculukta Sibirya, Kuzey Kazakistan, İtalya, Almanya ve Amerika’da birbirlerini ararlar. Film, Stalin’in ölümü, Watergate Skandalı ve Vietnam Savaşı’ndan Berlin Duvarı’nın yıkılmasına, dünya tarihinde açılan yeni döneme ve daha iyi bir dünya hayalinin yüzyıl sonunda çökertilişinin travmasına uzanır. “Zamanın Tozu – I Skoni Tou Hronou – The Dust of Time” yazısını okumaya devam et

Adab-ı Muaşeret

Hababam Sınıfı’nın bize sevdirdiği tarzda bir lise komedisi.
“ADAB-I MUAŞERET” 29 Şubat Lisesi’nde kızlar ve erkekler arasında kurulmuş iki ayrı grubun maceralarını konu alıyor.
Matematik öğretmeni olan babası Nurettin Bey’le (Salih Kalyon) birlikte okul değiştirme rutinlerinin sıklaşması Aykut’u (Tarık Ündüz) bunaltmaya başlamıştır. Ne var ki bu sefer yapacakları okul ve şehir değişikliği, Aykut’un hayatında bambaşka bir kapı aralayacaktır.
Zeynep (Yıldız Asyalı), kızlardan oluşan “Adab-ı Muaşeret” adlı çetenin lideridir. Adap kızlarına karşı direnen grupsa, okulun asi öğrencilerinden Eko’nun (Bora Akkaş) liderliğindeki “Mokokolar” çetesidir. Bu iki çete arasındaki ezeli rekabet, sene boyunca birbirinden eğlenceli atışmalara sebep olacaktır.
Öğrencilerin kafalarına göre hareket ettikleri çivisi çıkmış bu okulu hizaya sokmak üzere yeni görevine başlayan Nurettin Bey’i zor günler beklemektedir. Fakat en büyük desteği okulun kıdemlilerinden Edebiyat öğretmeni Fatma Hanım (Hasibe Eren) nam-ı diğer Miss Piggy’den görecektir.

Aykut (Tarık Ündüz) otoriter bir babanın oğlu olarak, hayatın ona sunduklarıyla kendi istekleri arasında denge kurmaya çalışan bir çocuktur. Annesini kaybetmelerinin ardından, matematik öğretmeni olan babası Nurettin Bey’in (Salih Kalyon) üstüne daha da fazla düşmesiyle iyice bunalmıştır. Bir de bunun üstüne okul değiştirme olayı yeniden gündeme gelince sabrı iyice tükenmeye başlar. “Adab-ı Muaşeret” yazısını okumaya devam et

Nokta

Bir zamanlar işlediği bir suç yüzünden azap çeken ve çektiği azaptan
kurtulmaya çalışan bir adamın hikayesinin anlatıldığı Nokta 8 Mayıs’ta izleyicisiyle buluşuyor.

Yapımcılığını Baran Seyhan’ın ve Derviş Zaim’in paylaştığı yönetmenliğini ise yine Dervis Zaim üstlendiği;film de Mehmet Ali Nuroğlu, Settar Tanrıöğen, Serhat Kılıç, Şener Kökkaya, Mustafa Uzunyılmaz, Nadi Güler, Numan Acar, Bayazıt Gülercan, Begüm Birgören, Cem Aksakal ve Hikmet Karagöz olağan üstü performanslarıyla göz dolduruyor.

Tuz gölünde tek planda çekimleri tamamlanan Nokta; içeriğinde suç ve ceza, görev ve sorumluluk, kötülük sorunu, gelenekten yararlanma konularının üzerinde tartışma açarken seyir zevki vermeyi de ihmal etmemeye çalışıyor.

Gösterildiği Montreal Film Festivali,Saraybosna Film Festivali,Montpellier Film Festivali, Kahire Film Festivali ile  birçok yerli festivalin de bir çok dalda yarışan film en iyi yönetmen, en iyi film en iyi müzik dallarında toplamda onüç ödül kazandı. “Nokta” yazısını okumaya devam et

Teldeki Adam / Man on Wire

Oscar Ödülleri (2008), En İyi Belgesel Ödülü kazanan “TELDEKİ ADAM”, Philippe Petit’nin 1974’te İkiz Kuleler arasına gerilmiş telin üzerinde yürümesinin ve o ana kadar yaşadıklarının hikayesini nefes kesen bir şekilde gözler önüne sürüyor. Petit’nin yazmış olduğu “To Reach The Clouds” adlı kitaptan yola çıkan belgesel, Petit’nin ve arkadaşlarını, o günlere dair günümüzdeki yorumlarıyla, 70’lerden kalan görüntüleri mükemmel bir kurgu ile harmanlıyor ve bizlere sunuyor. Philippe Petit’nin incecik bir ip üzerinden dünyaya açılan macerasına tanık olmak isteyenleri için yakında sinemalarda
“MAN ON WIRE / TELDEKİ ADAM”
7 Ağustos, 1974’de, Philippe Petit isimli genç bir Fransız o zamanın en yüksek binaları olan New York şehrinin ikiz kuleleri arasında gerilmiş telin üzerine ilk adımını attı. Telin üzerinde yaklaşık bir saat dans ettikten sonra tutuklanıp psikolojik değerlindirmeden geçip kısa süre sonra salıverilmek üzere hapse atıldı. Petit, altı ay kulelerin hayalini kurmuş ve New York’ta geçirdiği sekiz ay boyunca da projeyi gerçekleştirmek için çalışmıştı. “Teldeki Adam / Man on Wire” yazısını okumaya devam et