Bridget Jones Onun İçin Çıldırıyor – Bridget Jones: Mad About the Boy

Bridget Jones Onun İçin Çıldırıyor – Bridget Jones: Mad About the Boy

Özet: Bridget Jones, ailesi, arkadaşları ve eski sevgilisi Daniel’ın yardımıyla dul ve bekâr bir anne olarak hayatını sürdürmektedir. İşe ve uygulamalara geri döndüğünde, genç bir adam ve belki de – sadece belki – oğlunun fen öğretmeni tarafından takip edilir.

BridgetJonesOnunİçinÇıldırıyor 14 Şubat Sevgililer Günü’nde sinemalarda!

İki kez Akademi Ödülü® kazanan Renée Zellweger, hayata ve aşka olan eşsiz yaklaşımıyla tüm bir film türünü yeniden tanımlayan yılların romantik komedi kahramanını yaratan rolüne geri dönüyor.

Bridget Jones ilk olarak Helen Fielding’in edebiyat fenomeni Bridget Jones’un Günlüğü ile kitap raflarında yerini aldı ve dünya çapında çok satan bir kitap ve gişe rekorları kıran bir film oldu. Londra’da yaşayan bekar bir iş kadını olarak Bridget Jones dünyayı sadece romantik maceralarıyla tanıştırmakla kalmadı, aynı zamanda küresel sözlüğe “Singletonlar”, “Kendini Beğenmiş Evliler” ve “f—wittage” kelimelerini de ekledi. Bridget’in zorluklara rağmen zafer kazanma yeteneği, onu sonunda en iyi avukat Mark Darcy ile evlenmeye ve erkek çocuklarının annesi olmaya götürdü. Nihayet mutluluk…

“Bridget Jones Onun İçin Çıldırıyor – Bridget Jones: Mad About the Boy” yazısını okumaya devam et

Harold Fry’ın Beklenmedik Yolculuğu – The Unlikely Pilgrimage of Harold Fry

HAROLD FRY’IN BEKLENMEDİK YOLCULUĞU
AYNI İSİMLİ ÇOK SATAN ROMANDAN UYARLAMA

HAROLD FRY’IN BEKLENMEDİK YOLCULUĞU – THE UNLIKELY PILGRIMAGE OF HAROLD FRY

Özet: Emekli bir memur olan Harold Fry, kanser olduğunu öğrendiği eski iş arkadaşı Queenie’ye moral vermek için bir mektup yazar. Sonra mektubu tam postaya verecekken, kendisi teslim etmeye karar verir ve arkadaşının yatırıldığı 800 km uzaktaki bakımevine doğru yürümeye başlar. Yürüyüşü sırasında geçmiş hataları, kayıpları ve başarılarıyla yüzleşir ve hayatını yeniden keşfeder. Harold’ın yürüyüşü boyunca karşılaştığı insanlar, hayatındaki sırlar ve kayıplarla ilgili yüzleşmesine yardımcı olur.

“Harold Fry’ın Beklenmedik Yolculuğu – The Unlikely Pilgrimage of Harold Fry” yazısını okumaya devam et

Bridget Jones’un Bebeği – Bridget Jones’s Baby

BRIDGET JONES’UN BEBEĞİ        

Dünyaca sevilen Bridget Jones serisinin “Bridget Jones’un Bebeği” filminde Oscar® ödüllü Renée Zellweger ve Colin Firth’e Patrick Dempsey eşlik ediyor. Yönetmenliğini Sharn Maguire’ın (Bridiget Jones’un Günlüğü) yaptığı, Helen Fielding’in kadın kahramanına dayanan sevilen komedi serisinin yeni filminde Bridget beklenmedik bir şekilde hamile kalır.

Mark Darcy’den (Firth) ayrıldıktan sonra Bridget Jones’un (Zellweger) “sonsuza dek sürecek mutluluğu” pek de planladığı gibi gitmez. Kırk küsur yaşında ve yeniden bekar biri olarak, Bridget üst düzey haber yapımcılığı mesleğine odaklanmaya ve etrafını eski ve yeni arkadaşlarla çevrelemeye karar verir. Bridget ilk kez her şeyi kontrol altına almıştır. Yolunda gitmeyen ne olabilir ki? “Bridget Jones’un Bebeği – Bridget Jones’s Baby” yazısını okumaya devam et

Pislik – Filth

Filth / Pislik

Entrikacı, geri kafalı ve yoz polis memuru Bruce Robertson terfi beklemektedir ve istediğini
elde etmekten onu hiçbir şey alıkoyamayacaktır. Vahşi bir cinayeti çözmek için görevlendirilen ve meslektaşlarıyla da uğraşmak zorunda kalan Bruce, burnunun dibindeki
olaylardan bihaber polis şefi Toal’un gözleri önünde diğer polislerin sonunu getirecek bir
olay tezgahlar.

 Arkadaşlarının eşleriyle birlikte olup hepsinin sırlarını ortaya çıkartan ve
onları birbirine düşüren Bruce, kontrolünden çıkan hile ağında kaybolmaya başlar. Çevirdiği
oyundan şüphelenen meslektaşları, geçmişi, kayıp eşi ve felce uğratan uyuşturucu alışkanlığı içinde yitip giden Bruce’a bir oyun oynarlar. “Pislik – Filth” yazısını okumaya devam et

Paris’te Bir Hafta Sonu – Starred Up

Le Week-End / Paris’te Bir Hafta Sonu

FİLMİN KONUSU
Parçalanan bir evliliği anlatan dokunaklı ve korkusuzca gerçekçi komedide, Oscar, BAFTA, EMMY ve Altın Küre ödülleri sahibi Jim Broadbent (Irıs, Moulin Rouge) ve Olivier ödüllü, sahne ve sinema yıldızı Lindsay Duncan (About Time) rol alıyor. Le Weekend, yönetmen Roger Michell (Notting Hill, Hyde Park on Hudson) ve Oscar adayı senarist Hanif Kureishi’nin (My Beautiful Laundrette) beraber çalıştıkları dördüncü film. İngiliz çift Nick ve Meg, evliliklerinin otuzuncu yıl dönümünde, ilişkilerini tekrar canlandırmak umuduyla, zamanında balayı için gittikleri Paris’e tekrar gitmeye karar verirler. Ancak seyahat planladıkları gibi gitmez ve karşılaştıkları olaylar aralarındaki farklılıkları ve gerilimi daha belirgin hale getirir.

Çift Nick’in eski bir arkadaşı olan ve Paris’in havalı bir semtinde oturan Morgan’ın (Jeff
Goldblum) akşam yemeği davetini kabul edince, sürpriz dolu olaylar birbirini takip eder. “Paris’te Bir Hafta Sonu – Starred Up” yazısını okumaya devam et