Kaçış Planı – The Next Three Days

“THE NEXT THREE DAYS/ KAÇIŞ PLANI”

Senarist ve yönetmen Paul Haggis bu soruların cevabını Lionsgate bir Hwy 61 Films / Lionsgate yapımı olan, başrollerinde Russell Crowe, Elizabeth Banks, Brian Dennehy, Olivia Wilde ve Liam Neeson’ın oynadığı “THE NEXT THREE DAYS/ KAÇIŞ PLANI” filmiyle veriyor.  Psikolojik öğeleri zengin, dramatik eserleriyle bilinen Oscarlı yönetmen-senarist Haggis CRASH, IN THE VALLEY OF ELAH; senaristi olduğu MILLION DOLLAR BABY, LETTERS FROM IWO JIMA ve FLAGS OF OUR FATHERS gibi filmleriyle övgü toplayan bir isim.

*Fred Cavayé’nin ‘Pour Elle’ filmi ve Fred Cavayé ile Guillaume Lemans’ın senaryosundan esinlenilmiştir.

Konu: John Brennan (Russell Crowe)’ın hayatı mükemmel gitmektedir; taa ki karısı Lara (Elizabeth Banks) işlemediğini iddia ettiği bir cinayetten tutuklanıncaya kadar. Mahkumiyetinin üç yılı boyunca John ailesini bir arada tutmaya çalışmakta, oğulları Luke (Ty Simpkins)’u yetiştirmeye ve devlet üniversitesinde hocalığa devam ederken eşinin masumiyetini kanıtlamak için de çabalamaktadır. Son başvurularının da reddedilmesiyle, Lara intiharın eşiğine gelirken John da yapılacak tek bir şey kaldığına kanaat getirir; karısını hapisten kaçırmak. İmkansızlıklarla engellenmiş olduğunu ve bu konudaki deneyimsizliğini redderek, özenli bir kaçış planı akıl eder ve alışık olmadığı, tehlike dolu bir dünyaya atılır; sevdiği kadın uğruna sahip olduğu herşeyi riske atarak… “Kaçış Planı – The Next Three Days” yazısını okumaya devam et

Siyah Kuğu – Black Swan

Siyah Kuğu – Black Swan
Yazıp yönettiği ‘Pi’ ile Sundance Film Festivali’nde ‘yönetmen ödülü’; “The Wrestler / Şampiyon” filmi ile Venedik Film Festivali – Altın Aslan ödülü kazanan ve “The Fountain / Kaynak” ile de aday gösterilen yönetmen, “Requiem For A Dream” isimli 2000 yapımı filmi ile de kendinden söz ettirmişti.

Yönetmen 2011’in ilk aylarında vizyona girecek son filmi BLACK SWAN’de de farklı bir konuyla izleyiciyi yine şaşırtmaya hazırlanıyor.

Venedik Film Festivali’nce açılış filmi olarak duyurulan filmin başrolünde NATALIE PORTMAN ile MILA KUNIS (“Date Night”, “The Book Of Eli”), Oscar adayı güzel oyuncular WINONA RYDER ve BARBARA HERSHEY yer alıyorlar.

Konu: Nina (Portman), New York’ta yaşayan çok yetenekli bir balerindir ve hayatında çoğu balerin için de olduğu gibi dansetmekten başka bir şey yoktur. Eski bir balerin olan ve bu konuda çok hırslı olan annesi Erica (Hershey) ile yaşamaktadır. Oyun yönetmeni Thomas Leroy (Cassel) KUĞU GÖLÜ’nün baş balerini Beth MacIntyre (Ryder) yeni sezonda değiştrimeye karar verir ve ilk tercihi de Nina’dır. Balenin saf ve zarif Beyaz Kuğu ile şehvetin temsilcisi Siyah Kuğuyu aynı anda canlandırabilecek birine ihtiyacı vardır. Fakat Nina’yı bekleyen yeni bir rakip vardır, ve o da Leroy’u etkilemeyi başarmıştır. Nina Beyaz Kuğu rolüne her ne kadar uysa da Lily de Siyah Kuğu’nun tam karşılığıdır. İki genç dansçı arasındaki rekabet garip bir arkadaşlığa dönüşürken Nina da kendi karanlık tarafıyla haşır neşir olmaya başlamıştır – onu mahvedebilecek
türden bir kayıtsızlık. “Siyah Kuğu – Black Swan” yazısını okumaya devam et

127 Saat – 127 Hours

“127 HOURS / 127 SAAT”

“Slumdog Millionaire”le Oscar kazanan;  kült olarak adlandırılan filmi “Trainspotting” ile akıllara kazınan başarılı yönetmen Danny Boyle’un yeni filmi “127 HOURS”un başrolünde Altın Küre sahibi oyuncu James Franco yer alıyor. Dağcı  Aron Ralston’ın büyük bir kaya parçasının arasında 5 gün boyunca kaldığı ve kolunu kör bir çakıyla keserek kurtulduğu süreci anlattığı “Between a Rock and a Hard Place” kitabından uyarlanan “127 SAAT” 18 Şubat 2011 de vizyona giriyor. Film En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Senaryo ve En İyi Müzik dallarında Altın Küre adayı oldu.

Konu:
Genç bir dağcı olan Aron, Utah yakınlarında büyük bir kaya parçasının arasına sıkışır ve 5 gün boyunca hayatta kalma mücadelesine giren Aron Ralston’un gerçek hikayesi… 5 gün boyunca kolu kayaya sıkışmış, susuz ve aç kalan Aaron, arkadaşlarını, sevgilisini(Clémence Poésy), ailesini ve yolda kazadan tam önce karşılaştığı iki dağcı kızı (Amber Tamblyn ve Kate Mara) hatırlamaktadır. 5 gün boyunca yaralı halde sıkışıp kalma hali ve içsel sorunlarıyla karşılaşmak zorunda kalan Aron aynı zamanda cesareti ve kendisini metrelerce derinlikteki bu beladan kurtarmaya yarayacak tüm yönleriyle de yüzleşir ve sonunda kurtulur. Dinamizmini hiç kaybetmeyen film, izleyiciye daha once hiç yaşamadıkları bir yolculuk vaad ederken hayattaki seçimlerimizle ilgili sıradışı bir hikaye sunuyor. “127 Saat – 127 Hours” yazısını okumaya devam et

Yeşil Yaban Arısı – The Green Hornet

YEŞİL YABAN ARISI
THE GREEN HORNET

Yapım Bilgileri

Michel Gondry’nin heyecan verici yeni 3D aksiyon komedisi The Green Hornet/Yeşil Yaban Arısı’nda, Britt Reid (Seth Rogen) Los Angeles’ın en seçkin ve saygın medya patronunun oğludur ve hayatına bir yön çizmeden, halinden memnun bir şekilde alemden aleme koşturmaktadır.– ta ki babası (Tom Wilkinson) gizemli bir şekilde ölene ve Britt’e muazzam bir medya imparatorluğu bırakana kadar.Babasının daha verimli ve yaratıcı çalışanlarından biri olan, Kato (Jay Chou) ile benzersiz bir dostluk kuran Britt, hayatında ilk kez anlamlı bir şey yapma fırsatını bulur: suçla savaşmak. Suçlulara yaklaşmak için, kusursuz bir paravan bulurlar: kendilerini suçlu olarak tanıtacaklardır. Kanunu çiğneyerek koruyan Britt, Yeşil Yaban Arısı adlı suç savaşçısı haline gelerek Kato ile birlikte sokakları dolaşmaya başlar.

Tüm dehasını ve becerisini kullanan Kato, silah teknolojisinde son noktayı temsil eden ve nostaljik bir hava taşıyan, ateş gücünde de beygir gücünde de rakipsiz, yok edilemez bir otomobil olan Siyah İnci’yi inşa eder.Tekerlekli kaleyle yol alan ve Kato’nun zekice tasarladığı cihazlarla kötülere aman vermeyen Yeşil Yaban Arısı ve Kato çabucak isim yapmaya başlar ve Britt’in yeni sekreteri Lenore Case’in (Cameron Diaz) yardımıyla Los Angeles’ın sert yeraltı dünyasını kontrol eden adamın peşine düşerler: Benjamin Chudnofsky (Christoph Waltz).  Ancak Chudnofsky’nin kendine has planları vardır: Yeşil Yaban Arısı’nı tek seferde ve sonsuza dek ezmek. “Yeşil Yaban Arısı – The Green Hornet” yazısını okumaya devam et

Ayin – The Rite

AYİN “The Rite”

“Aziz Başmelek Mikail’in ana görevi olan, Şeytan’a karşı sürdürülen savaş, bugün hâlâ devam ediyor; çünkü Şeytan hâlâ sağ ve dünyada faaliyetlerine devam ediyor.”
~Papa II. John Paul

“The Rite/Ayin” Şeytan’ın Dünya üzerindeki en kutsal yerlere bile ulaşabildiğini ortaya çıkaran doğaüstü bir gerilim.
Gerçek olaylardan esinlenen film, çok tartışılan şeytan çıkarma uygulaması ve kendi inancı hakkında şüphe duymasına rağmen şeytan çıkarma ayinlerini incelemesi için Vatikan’a gönderilen ilahiyat fakültesi öğrencisi Michael Kovak’ın (Colin O’Donoghue) öyküsünü anlatıyor. Şüpheciliğini bir zırh gibi kuşanan Michael, ele geçirilme vakalarının ardında iblisleri değil, psikiyatrik öğeleri aramaları konusunda üstlerine meydan okur.
Ancak alışılmışın dışında yöntemler uygulaması ve yaptığı binlerce şeytan çıkarma ayini ile tanınan Peder Lucas’ın (Anthony Hopkins) yanına gönderildiğinde, Michael’ın zırhı çatlamaya başlar. Peder Lucas’ın bile becerilerinin yetersiz kaldığı bir vakayla karıştığında, açıklayamadığı veya denetleyemediği bir olaya ve inandığı her şeyi sorgulamasına neden olacak kadar şiddetli ve korkutucu bir kötülüğe tanık olur. “Ayin – The Rite” yazısını okumaya devam et