Umut Işığım – Silver Linings Playbook

Silver Linings Playbook, Pat Salitano’nun (Bradley Cooper) akıl hastanesinden kaçtıktan sonra anne ve babasının yanına dönmesiyle başlıyor. Pat, kaybetmiş olduğu 4 yılı kazanmaya çalışıp eski karısıyla tekrar bir araya gelmeye çabalarken kendisi gibi kötü bir dönem geçiren komşuları Tiffany ile (Jennifer Lawrence) tanışır ve hayatlarında yeni bir sayfa açılır.

SİNOPSİS: Pat Solatana hayatındaki her şeyi kaybetmiştir. İşini, kariyerini, karısını… 8 ay rehabilitasyon merkezinde kaldıktan sonra her şeye tekrar başlamak için kendisini annesiyle (Jacki Weaver) babasının (Robert De Niro) evinde bulur. Pat’in tek bir amacı vardır: Kaybettiği her şeyi geri kazanacaktır. Karısıyla barışıp, kariyerine kaldığı yerden devam edecektir. Bir gün Pat, Tiffany (Jennifer Lawrence) adındaki kadını karşısında görünce planlarında değişiklik olur. Tiffany de Pat gibi ciddi sorunlar yaşayan bir kadındır. Pat’i anlayabildiğini düşünüp kendisine yardım eder. Tiffany, Pat’e karısıyla tekrar barışmasında ve eski hayatını geri kazanmasında yardımcı olacaktır; Tiffany bu yardım karşılığında bir iyilik istemiştir ve Pat bu iyiliği yerine getirmeyi kabul eder. Bu süreç içinde iki arkadaşın arasında farklı bir bağ oluşur ve sorunlarla dolu hayatlarında bir umut ışığı belirir. “Umut Işığım – Silver Linings Playbook” yazısını okumaya devam et

Yakın Tehdit – Trespass

YAKIN TEHDİT/TRESPASS

Kyle ve Sarah Miller her şeye sahiptiler; büyük bir ev, lüks arabalar ve mükemmel bir evlilik. Elmas simsarlığı yapan Kyle, bir iş gezisinden yeni dönmüştür ve genç kızları Avery bir partiye katılmak için evden kaçmaktadır. Bu sırada eve giren dört maskeli hırsız tarafından Kyle ve Sarah kendi evlerinde rehin alınırlar. Hırsızlar kasanın içindekileri istiyorlardır; para ve elmasları. Kyle kasayı açmamakta direnir ve Sarah’yı kurtarma umuduyla hırsızları oyalar. İlerleyen saatlerde, karı kocanın içinde bulunduğu karmaşık durum, dört hırsızın geçmişine dönüşlerle ortaya çıkan ihanet ve aldatmacalarla büyük bir çıkmaza girer. “Yakın Tehdit – Trespass” yazısını okumaya devam et

CM101MMXI Fundamentals

Komedi dünyasının sevilen ismi Cem Yılmaz, senaryosunu yazdığı ve başrolünü üstlendiği CM101MMXI Fundamentals, adlı filmi 03 Ocak 2013 de vizyona girecek.
Murat Dündar’ın yönettiği ve Cem Yılmaz’ın oynadığı CM101MMXI Fundamentals, 03 Ocak 2013’de Tiglon Film dağıtımıyla CMYLMZ Fikir Sanat tarafından vizyona çıkarılıyor.
Cem Yılmaz’ın son gösterisi CM101MMXI Fundamentals, yaşamımız sırasında görüp yaşadığımız ancak üzerinde durmadığımız bir çok ayrıntıyı mizahi bir bakış açısı ile gözler önüne seriyor. Yılmaz, çevresinde ve dünyada olup biten bir çok olayı kendi komedi anlayışına uygun olarak yorumluyor, paylaşıyor ve seyircilerine uzun yıllar unutamayacakları bol kahkahalı bir seyir vaad ediyor.

CMYLMZ|Fikirsanat sunar; Cem Yılmaz’ın son gösterisi “CM101MMXI FUNDAMENTALS”  Türkiyenin her yerinde 300 salonda  aynı anda  3 Ocak 2013’te sinemalarda! “CM101MMXI Fundamentals” yazısını okumaya devam et

Pi’nin Yaşamı – Life of Pi

Oscar® sahibi yönetmen Ang Lee’den
“LIFE OF PI / Pİ’NİN YAŞAMI”

1995 yapımı Oscarlı filmi ‘Sense and Sensibility’ ardından çektiği 4 dalda Oscar sahibi filmi ‘Crouching Tiger, Hidden Dragon’ ile En İyi Film Oscar adaylığı da kazanan; 2005 yapımı ‘Brokeback Mountain’ ile Oscar kazanan başarılı yönetmen Ang Lee’den çığır açacak bir görsel şölen “LIFE OF PI / Pİ’NİN YAŞAMI” 28 Aralık 2012’de sinemalarda!

Yann Martel’in dünya çapında büyük beğeni kazanan ve sıradışı bir öyküye Yelken açtığı kitabından uyarlanan film, Ang Lee’nin usta gözünden 3D olarak ve hikayenin efsanevi yönünü yansıtacak çığır açan tekniklerle Hindistan ve Tayvan’da çekildi. Son 10 yılın en büyük yayıncılık olaylarından biri olarak kabul edilen kitap, dünya genelinde 7 milyondan fazla satıldı (ve her hafta 1,000 kopyanın üzerinde satılmaya
devam ediyor); prestijli Mann Booker Prize ödülü almasının yanı sıra bir yıl boyunca New York Times – en çok satanlar listesinde kaldı. İzleyiciye çok farklı bir deneyim yaratacak olan LIFE OF PI, bizleri genç bir çocuğun inanılmaz macerasına sürüklüyor – heyecan verici, spiritüel, keyifli, tüyler ürpertici, espirili ve aynı zamanda trajik bir hikaye. Pi Patel’in Hindistan’daki egzotik bir hayvanat bahçesinden Pasifik’e uzanan yolculuğunda yaşadığı gemi kazası sonucu bir sandalda bir sırtlan, kırık bacaklı bir zebra, bir orangutan ve üç yüz kiloluk bir Bengal kaplanı ile hayatta kalan tek insan olarak yaşadığı akıl almaz hikayesini sunuyor. Pi, uçsuz bucaksız okyanusta bir sandalda başbaşa kalan bu enteresan dörtlünün arasında hayatta kalma savaşı verirken, zekası sonucu besin zincirine kurban gitmemeyi başarır ve sonunda Kaplan Richar Parker ile başbaşa kalır. Pi hayatta kalmak için bu devasa kaplana büyük bir anlayışla yanaşmak zorundadır ve inanılmaz masalları böylece devam eder. Bu akıllara durgunluk veren yolculuğu sona ermeden, büyülü bir adaya varır. “Pi’nin Yaşamı – Life of Pi” yazısını okumaya devam et

Anna Karenina

ANNA KARENINA

Sinopsis : Anna Karenina, başarılı yönetmen Joe Wright’ın, Leo Tolstoy’un romanından uyarladığı destansı aşk hikâyesinin yeni bir tiyatral versiyonu. Bu film, Oscar adayı oyuncu Keira Knightley ve Oscar adayı yapımcılar Tim Bevan, Eric Fellner ve Paul Webster’ın, “Aşk ve Gurur” ile “Kefaret”in ardından birlikte üçüncü filmleri….

Yaratıcı ekipte görüntü yönetmeni  Seamus McGarvet (Yenilmezler),  üç kez Oscar’a a.day gösterilen yapım tasarımcısı Sarah Greenwood (Sherlock Holmes), kurgucu Melanie Ann Oliver (Jane Eyre), saç ve makyaj tasarımcı Ivana Primora (Hanna), Oscar ödüllü besteci Dario Marianelli (Kefaret) ve iki kez Oscar’a aday gösterilen kostüm tasarımcı Jacqueline Durran (Aşk ve Gurur) yer alıyor.

Zamandan bağımsız bu hikâyede birinin bir başkasını sevebilme kapasitesi ele alınırken, bir yandan da Rus İmparatorluğu zamanındaki müsrif topluma ışık tutuluyor. Yıl, 1874. Hayat dolu ve güzel Anna Karenina (Knightley) yaşıtlarının imreneceği birçok şeye sahip. Kendisi, bir de erkek çocuk doğurduğu üst düzey devlet görevlisi Karenin’le (Jude Law) evli ve St. Petersburg’da gelip gelebileceği en yüksek sosyal konumlardan birine sahip. Çapkın erkek kardeşi Oblonsky’den (Matthew Macfadyen) karısı Dolly ile (Kelly Macdonald) olan evliliğini kurtarmasına yardım etmesine dair aldığı mektup sonrası Moskova’ya gidiyor. Yolculuğu sırasında Kontes Vronsky ile (Olivia Williams) tanışan Anna, ardından tren garında Kontes’i karşılayan oğlu yakışıklı subay Vronsky ile de (Aaron Taylor-Johnson) tanışıyor. Vronsky ile Anna tanıştırıldığı zaman, arada anında bir kıvılcım oluşuyor ve bu kıvılcım asla görmezden gelinemiyor. “Anna Karenina” yazısını okumaya devam et