3310’dan Tüm Birimlere

3310’dan Tüm Birimlere

Konu:
1- Bir emniyet müdürü Diyarbakır’a atandıktan sonra bir süre kimliğini gizleyerek şehri tanımaya çalışır. Gün geçtikçe halkı daha yakından tanıma fırsatı bulan emniyet müdürü, çok geçmeden çok sevdiği halkın gücünü de arkasına alır. Ancak bazıları bu durumdan rahatsız olur ve okların müdüre yönelmesini sağlayacak şeyler yaparlar. Kendisini bir anda büyük bir savaşın içerisinde bulan emniyet müdürü, içine düştüğü durumdan kurtulmayı başarabilecek midir?

2- Diyarbakır’a atanan emniyet müdürü bir süre halkın içinde gizlenip şehri tanımaya başlar. Her geçen gün halkı daha çok sevip, halkın da gücünü arkasına alır. Ama bu durum bazılarının işine gelmediği için bütün okların müdüre yöneltmesine sebep olur ve bir anda kendini büyük bir savaşın içinde bulur.

2- 3310’dan Tüm Birimlere, atandığı şehirde kendisini zorlu bir savaşın içerisinde bulan bir emniyet müdürünün hikâyesini konu ediyor.

“3310’dan Tüm Birimlere” yazısını okumaya devam et

Nuh’un Gemisi Cudi’de 2

NUH’UN GEMİSİ CUDİ’DE 2 – 22 NİSAN 2022 SİNEMALARDA !

KONU: Belediye Başkanlığı seçimleri gelip çatmıştır. Selo tekrar seçimlere adaylığını koymuş ve kampanya çalışmalarına başlamıştır. Selo bu seçimlerde Aras’tan ona yardımcı olmasını ister, Aras çok gönüllü olmasa da bu teklifi hem bir gezme fırsatı hem de Selo’yu doğru yönlendirme fırsatı olarak görür ve kabul eder. Selo, Aras ve Selo’nun şoförü Talat birlikte seçim kampanyasını yürütürler.

Salih ve Çalgıcı Ahmet’te belediye seçimleri için aday olmuşlardır. Salih bir yandan seçimlere hazırlanırken bir yandan da oğlu Doğu’nun yolunu gözlemektedir.

Doğu üniversiteyi bitirmiştir, memleketine geri döner. Aklında sadece sevdalısı Yaren vardır. Ona kavuşmayı dört gözle beklemektedir. Fakat Yaren ile Doğu’nun aşkının arasında engeller vardır. Doğu Hem Aras evlenmeden Yaren ile kavuşamayacak hem de Yaren’in babası Selo birleşmelerine izin vermeyecektir. Robert Nuh’un gemisini arama çalışmaları için Şırnak’a geri döner. Geçen zamanda Havva ile samimi olmuşlardır ve Havva’nın Robert’a olan ilgisi artmıştır.Aras eski karısını kaybettikten sonra başka biri ile evlenmek istememektedir, Doğu ile Yaren’in kavuşması arasındaki en büyük engellerden biri budur.

“Nuh’un Gemisi Cudi’de 2” yazısını okumaya devam et

Kars Öyküleri

BEŞİBİRYERDE SİNEMA: Kars Öyküleri

Türkiye sinemasının genç kuşağının gözde yeteneklerinin imzalarını taşıyan değerli bir çalışma olan “Kars Öyküleri” 30 Eylül 2011 de gösterime giriyor. “Kars Öyküleri” komedi, dram, hiciv, trajedi ve politik sinema türlerinden öğeler içeren beş ayrı öykünün beş ayrı yönetmen tarafından sinemaya aktarıldığı bir Kars mozaiği.

“Sonbahar” filmi ile yurtiçinde ve yurtdışında büyük ilgi gören, birçok prestijli festivalden de ödülle dönen yönetmen-senarist Özcan Alper’den Kars’ın Digor ilçesinde, bir kışın ortasında, baharın ve sıcaklığın ilk habercisi gibi filizlenen bir gençlik aşkının hikâyesi: Moto Guzzi.

Zehra Derya Koç’tan, annesinin ölümüyle çocukluğunun geçtiği eve dönen Nazlı’nın, acıklı ve dokunaklı çocukluk anılarıyla yüzleşmesinin hikâyesi: Kül.

Ülkü Oktay’dan girişimci küçük bir kızın pek de istekli olmayan civciviyle birlikte Ankara’ya gitme planları: Zilo.

Ahu Öztürk’ten büyükannesinin cenazesi için köye gelen genç bir öğrencinin, ailesi ile ilgili daha önce hiç bilmediği bir sırrı keşfedişinin öyküsü: Açık Yara.

Emre Akay’dan,  “Sporcu” lakaplı ünlü bir çiftçinin, bu lakabı almasının absürt öyküsü: Küçük Bir Hakikat. “Kars Öyküleri” yazısını okumaya devam et

Son Cellat

Son Cellat, 12 Eylül sonrası askeri cunta yönetimi sırasında, savcı Yusuf ile arabacı Yusuf’un, dönemin eylemci gençlerinin de tutuklu bulunduğu hapishanede gelişen dostluklarını anlatıyor. Bu, onların dostlukla başlayan ve ibretlik bir acıya dönüşen yaşamlarından bir kesitin öyküsü…

Savcı Yusuf (Atilla Saral), devrimci-eylemci oğlu Emre (Haill Kızbaş) ile sürekli bir çatışma halindedir. Baba ile oğlu arasında kalan anne Pervin (Jülide Kural) ise, ne kadar çabalasa da ikisi arasındaki gerilime engel olmaıyordur. Bir gün, anne-babanın korktuğu başlarına gelir ve oğullarını bir çatışmada kaybederler.

Bu acı, anne-babanın da yollarını ayırmalarına neden olur. Yusuf, oğluna sergilediği katı tavırlar nedeniyle suçluluk duygusuna kapılmış, ağır bir travma geçiriyordur. Geçirdiği duygusal değişimle, evde bulduğu oğluna ait “özgürlük” afişlerini sokaklara asmaya çıkar. Ancak oğlunun arkadaşları ile giriştiği bu eylem sırasında yakalanır ve bu çatışmada gerçekleşen bir asker ölümü de Yusuf’un üzerine kalır. Yusuf, artık idamla yargılanan bir mahkumdur. “Son Cellat” yazısını okumaya devam et